“SANA KRALİÇEYMİŞSİN GİBİ DAVRANACAĞIM” KARA ROMANINDA BİREY’İN TOPLUMSAL CİNSİYET VE SUÇ AÇISINDAN ONTOLOJİK OLARAK DÜŞÜNÜLMESİ

Eserlerinde karakterlerin iç dünyasını, çevreleriyle olan ilişkisini, yaşamlarındaki ayrıntıları boğucu ve yıpratıcı şehir atmosferi içerisine yerleştirerek ustalıkla yazan çağdaş İspanyol yazar Rosa Montero’nun “Te trataré como a una reina” adlı romanındaki karakterler toplumsal normlar karşısında “anormal” olma niteliği taşırlar. Toplumsal cinsiyet bağlamında önemli veriler sunarken haz ve arzu bakımından da ele alınacak bireylerdir. Yalnızlığa itilmiş ve arzularını hiçbir şekilde yaşayamamış, baskılanmış bir kadın olan Antonia; toplumsal, ailevi ve ahlaki değerleri tümüyle göz ardı eden, arzularını olduğu gibi yaşayan Bella; zengin evli kadınlarla aşk maceraları yaşayan ve bu bağlamda evlilikten uzak duran Antonio çalışmanın örneklendireceği karakterlerdir. Çalışmada arzu kavramıyla Deleuze; haz kavramıyla Foucault ve olumlama düşünceleriyle Spinoza ve Nietzsche yönlendirici olacaktır.  Bu bağlamda toplumun uygun görmediği yahut yanlış ve ahlak dışı olarak addettiği olguların toplumsal cinsiyete yüklenmiş kodlarla birlikte birey üzerinde yarattığı baskıya değinilirken, kişiye nasıl olumlayıcı bir şekilde yaklaşılabileceği ele alınacaktır. Aynı zamanda bu bireyler suç kavramı içerisinde de düşünülecek ve suçun oluşumundaki toplumsal etmenlerden bahsedilecektir. Bu açıdan eser, kara roman olma özelliği taşır. Çalışmada; yanlış, kötü, uygunsuz olarak kodlanan davranışlar, düşünceler ve duygular bu olumsuz sıfatlarından uzaklaştırılarak ele alınacaktır. Anormal olarak görülen çeşitlilikler ve farklılıklar yaşamı olumlama ve mümkün kılma çerçevesinde düşünülecektir.

An Ontological Approach towards Individual in the Black Novel “Te trataré como a una reina” in the Context of Social Gender and Crime

This study will handle Rosa Montero’s, the modern Spanish author, novel titled “Te trataré como a una reina” with regard to the characters who ingeniously writes the inner world of the characters and their relationships with the others as well as integrating the details in their lives with overwhelming and backbreaking city atmosphere. Such that there are characters in the novel that cannot succeed in leading their lives as imposed by social norms and each of whom can be regarded as “abnormal” with regard to those norms. These characters present important data about the issue of social gender while they can also be handled with regard to pleasure and desire. In the study; Deleuze will be the leader for the concept of desire, Foucault for the concept of pleasure, Spinoza and Nietzsche for the affirmative ideas. Also, the work is a black novel. So, this study is also going to handle how a crime is formed in the society. Behaviors, ideas and feelings which are coded as wrong, bad or inappropriate will be handled in the study by moving them away from their negative attributions. Diversities and differences regarded as abnormal will be tried to be handled within the framework of affirmation and rationalization of the life.

___

Adler, A. (2003). İnsan Tabiatını Tanıma. (A. Yörükan, çev.). İstanbul: Türkiye İş Bankası.

Ahmed, S. (2017). Duyguların Kültürel Politikası. (S. Komut, çev.). İstanbul: Sel.

Butler, J. (2005). İktidarın Psişik Yaşamı: Tabiiyet Üzerine Teoriler. (F. Tütüncü, çev.). İstanbul: Ayrıntı.

Butler J. (2015). Savaş Tertipleri: Hangi Hayatların Yası Tutulur? (Ş. Öztürk, çev.). İstanbul: Yapı Kredi. Butler, J. (2016). Cinsiyet Belası: Feminizm ve Kimliğin Altüst Edilmesi. (B. Ertür, çev.). İstanbul: Metis. Chanter, T. (2009). Psikanalitik ve Post-Yapısalcı Feminizm ve Deleuze. (Z. Direk, çev.). Cogito: Feminizm. Sayı: 58. s. 93-130.

Çabuk Kaya, F. D. (2011). Kadın Beyni Erkek Beyni Varsa Eşcinsel Beyni de Var mı? Cogito: Cinsel Yönelimler ve Queer Kuram. Sayı: 65-66. s. 167-174.

Deleuze, G. (1990). Expressionism in Philosophy: Spinoza. (M. Joughin, çev.). New York: Zone Books.

Deleuze, G. ve Guattari, F. (2014). Anti-Ödipus: Kapitalizm ve Şizofreni. (F. Ege ve H. Erdoğan ve M. Yiğitalp, çev.). Ankara: BS. Direk, Z. (2013). Queer Kuram ve Cinsiyet Farklılığı. Zeynep Direk Word Press. http://zeynepdirek.wordpress.com//2013/01/04/queer-kuram-ve-cinsiyet adresinden erişilmiştir.

Direk, Z. (2018). Cinsel Farkın İnşası. İstanbul: Metis.

Durkheim, E. (1982). The Rules of Sociological Method. (W. D. Halls, çev.). New York: Free Press.

Esposito, R. (2011). Bíos: Biopolítica y Filosofía. Argentina: Amorrotu Editores.

Etchezahar, E. (2014). La constitución social del género desde la perspectiva de la teoría de la identidad social. Ciencia, Docencia, Tecnología. Vol. 25. Núm: 49. Argentina. 128-142.

Foucault, M. (2004). Abnormal: Lectures at the Collége de France, 1974-1975. Trans. G. Burchell. New York: Picador.

Foucault, M. (2016). Cinselliğin Tarihi. (H. U. Tanrıöver, çev.). İstanbul: Ayrıntı. Foucault, M. (2017). Akıl Hastalığı ve Psikoloji. (E. Bayoğlu, çev.). İstanbul: Ayrıntı. Galán Herrera, J. J. (2008). El canon de la novela negra y policíaca. Tejuelo. Núm: 1. s. 58-74.

Grosz, E. (2011). Deneysel Arzu: Queer Öznelliği Yeniden Düşünmek. Cogito: Cinsel Yönelimler ve Queer Kuram. Sayı: 65-66. s. 7-36.

Habip, B. (2015). Freud ve Kadınlık. Cinsiyetli Olmak. İstanbul: YKY. s. 25-34.

Kemik, D. (2014). Gilles Deleuze’ün Felsefesi ve Queer Teori: Kadın-Oluş Kavramının Düşündürdükleri. Kaos GL. Sayı: 138. s. 42-47.

Kenevir, F. (2015). Suç, Sapma ve Din: Suça Karışan Kadınların Dini Bağlılık Düzeyleri Üzerine Bir Araştırma. Dini Araştırmalar Dergisi. Cilt: 18. Sayı: 46. s. 233-249.

Kılıç, S. (2013). Deleuze-Guattari Şizoanaliz: Yaratıcı Bir Fark ve Arzu Ontolojisi. Ankara: Sentez. Kristeva. J. (1980). Desire in Language: A Semiotic Approach to Literature and Art. New York: Columbia University Press.

Miranda-Novoa, M. (2012). Diferencia entre la perspectiva de género y la ideología de género. Universidad de la Sabana. Vol. 21. Núm: 2. Chía-Colombia. s. 337-356.

Montero, R. (1997). Sana Kraliçeymiş Gibi Davranacağım. (A. Özçelebi, çev.). İstanbul: Can Yayınları. Montero, R. (2007). Te Trataré como a una Reina. Madrid: Seix Barral

Nathanson, D. L. (1994). Shame and Pride: Affect, Sex, and the Birth of the Self. New York: W. W. Norton & Company. Nietzsche, F. (2016). İyinin ve Kötünün Ötesinde. (M. Tüzel, çev.). İstanbul: Türkiye İş Bankarı. Özkazanç, A. (2015). Feminizm ve Queer Kuram. Ankara: Dipnot.

Pifarré Clapés, Ll. (2005). El sentimiento de culpa en Freud y Nietzsche. Barcelona: Molera.

Rino Ponce, M. M. (2016). La Novela Negra Española. Un Ejemplo Contemporáneo: Dolores Redondo. Universidad de Málaga. Siglo XXI. Literatura y Cultura Españolas. Núm: 14. s. 69-81.

Sarıtaş, E. (2016). Normativite, Kırılganlık ve Yas: Judith Butler’ın Düşüncesinde Biyopolitikanın Yeri. Biyopolitika: Foucault’dan Günümüze Biyopolitikanın İzdüşümleri, Cilt II. Ed. Onur Kartal. Ankara: NotaBene. s. 299-325.

Saygılıgil, F. (2016). Giriş. Toplumsal Cinsiyet Tartışmaları. Ankara: Dipnot. s. 9-16.

Spinoza, B. (2016). Etika. (H. Z. Ülken, çev.). Ankara: Dost Kitabevi

Swab, D. (2018). Beynimiz Neyse Biz Oyuz. (E. U. Ahkan ve B. S. Haktanır, çev.). Ankara: Akılçelen. Yıldırım, A. (2014). Sosyo-kültürel Yapı ve Suç Olgusu Arasındaki İlişki: Malatya İli Örneği. KMÜ Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi. Sayı: 16 (özel sayı:1). s. 1-7. Yücefer, H. (2017). Ahlak İçin Başka Bir Soykütük: Deleuze’a Göre Spinoza’nın Pratik Felsefesi. Teorik Bakış: Spinoza. Sayı: 9. s. 75-81.