LOTİ'NİN İKİNCİ VATANI; TÜRKİYE

Loti'nln Osmanlı İmparatorluğuna ilgisi sürekli arlar. İlk kez 1870 yılında 5 günlük bir gezi için İzmlr'e gelen Loti, Türk topraklanna hayran kalır. Altı yıl sonra, Jullen Vıaud (Pierre Loti'nin gerÇX?k ismi) Türkiye'ye ikind ziyaretini gerÇX!kleşirir ve yaklaşık bir yıl kalır. (Mayıs 1876- Mart 1877). Loti, bütün dinlerin, bütün ırklann bir arada bulunduğu İstanbuf'da kendini çok rahat hisse.der. Doğduğu, küçük garnizon şehri Rochefort'ta olduğundan daha mutlu olur. Taşranın görgü kural/an na uymayan Loti kendi memleketinde yani ış anlaşılır, sevilmez ve dışlanır.Bunun aksine Eyüp'te bir. kenar mahalleye yerleşen Loti, İstanbut'da halka, mahalle sakinlerinin arasına karl§lr, Orada sevildiğini kendisine değer uerifdiğini hatta korunduğunu hisseder. Seyahati boyunaı Türkiye'de bulunmaktan mutlu olduğunu ue burada kendisini öı,g(.Jr hissettiğini dile getirir. Dağlan, köyleri, Asya ya da Avrupa yakasındaki koruluk/an keyfince dolaşabildiğini, pek çok insanın bir günde yaşayabileceği şeyleri bir günde yaşadığını anlatır. Loti'ye göre burası Osmanlı İmparatorluğunda yeniden ortaya çıkan bir çeşit kayıp cennettir. Loti ülkeden, ülke halkından, islamlyelten öylesine büyülenir ki Türkiye'den aynlmak istemez. Fransa'ya döndüğünde ne Türkiye'yl ne de Aziyade'yi unutamaz. Rochefort'taki evinin salonunu Türkiye'yi ve Aziyade'yi habrfatan eşyalarla döşer. Fransa'ya döndükten iki yıl sonra ilk romanı Aziyade'yi yazar. Türkiye'ye ve Aziyade'ye duyduğu sevgi olmasaydı Julien Vıaud hiçbir zaman yazar Pierre Loü olam02.dı.