ÖZGÜRLÜK BAĞLAMINDA İSLAM AKLI ILE BATI AKLI ÜZERINE

Akılcılık ile .zgürlük arasında genelde olumlu bir ilişkinin varlığı kabul edilir vedolayısıyla akıl .zgürlüğün ilk koşulları arasında yer alır. Tarihe bakıldığında ise buolumlu ilişkinin süreklilik arz etmediğini ve bazı problemler ve kırılmalar yaşandığınıgörmek mümkündür. Nitekim bu problemler incelendiğinde kendini mutlak gören, kutsallabağını koparmış, egemen ve ötekileştirici aklın buna neden olduğu anlaşılır. Böyle bir aklasahip olanlar, kendilerini mutlak hakikatin temsilcileri görerek muhaliflerini ötekileştirme,dışlama veya d.nüştürme yoluna gitmektedirler. Bilgi kaynaklarını sadece aklî faaliyetlerve deneyimlerle sınırlandırmayan, gaybı ve vahyi kabul eden bir düşünce geleneği, hakikattekelciliği iddiasında bulunmaz. Bu akla sahip olan insan, kendini müstağni görmezse veegemen aklın cazibesine kapılmazsa .zgürlük açısından sorunlara neden olmaz. Bilakis bumeyanda oluşan problemleri ..zümler. Bu perspektifle İslamî akıl ile Batı aklı mukayeseedildiğinde İslamî aklın daha temkinli, daha esnek ve farklılıkları kabul edici olduğu; bunamukabil Batı aklının daha müstağni, egemen, dışlayıcı ve pragmatist olduğu söylenebilir.