Osmanlı Mimarisinde Figürlü Tasvir Sanatı Hakkında Daha Önce Bilinmeyen Bir Örnek: I. Mahmut Su Kemeri

Onsekizinci yüzyılın ortalarında I. Mahmud (1730 – 1754) tarafından inşa ettirilen su kemeri (inşa tarihi 1731) ve üzerinde yer alan hayvan figürlerinin kökeni bu yazının konusunu oluşturmaktadır. Süsleme programı açısından oldukça zengin olan yapı, hayvan figürlü konsol taşları ile özel bir öneme sahiptir. Bu figürler Türk kültüründe, İslamiyet öncesinden günümüze kadar uzanan dini sembolizm ile ilişkilendirilebilir. Eski Türk inançlarında hayvanlara özel bir anlam verildiği ve Türk sanatında bütün hayvan figürlerinin mitolojik ve sembolik birer anlamları olduğu bilinmektedir. Anadolu Selçuklu mimarisinin farklı örneklerinde karşımıza çıkan hayvan figürlerinin de bu inanışların bir yansıması olduğu kabul edilir. Kullanılış şekilleri ve sembolize ettikleri anlamlar bakımından I. Mahmud Kemeri’ndeki figürler, Anadolu Selçuklu mimarlığındaki örneklerle ilişkilendirilebilir ve bu geleneğin geç bir yansıması olarak değerlendirilebilir.

An Unknown Example of Figurative Art in Ottoman Architecture: Mahmud I Aqueduct

The subject of this article is the figures and their origins on the aqueductwhich was commissioned by Mahmud I (1730 – 1754) during mid eighteenthcentury. The structure is quite rich with regards to ornamentation, especiallysculptural corbels in the form of animal head. The animal figureson the Mahmud I Aqueduct can be based on a deep religious symbolismextending in Turkish culture from pre-Islamic beliefs to the present. It isknown that in old Turkish beliefs animals were given a special meaning,and in Turkish art, all figures within the context of animal style had symbolicand mythological meanings, especially the animal figures of AnatolianSeljuk architecture, which are seen on different types of buildings, areconsidered as the reflection of these beliefs. Due to the form of usage andthe animals they symbolize, the figures on the Mahmud I Aqueduct (builtin 1731) can be related to Anatolian Seljuk architecture and can be consideredas a late example of this deep-rooted tradition.

___

  • Atasoy, M. Celalettin, Kandilli’de Tarih, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Yayın İşletmesi, İstanbul, 2010.
  • Aydın, Mehmet, “Konya’daki Manevi Halk İnançlarının Dinler Tarihi Acısından Tahlili”, Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, l, 1985, s.19-35.
  • Aydıner, Mesut, Subhi Tarihi, Sami ve Şakir Tarihleri ile Birlikte İnceleme ve Karşılaştırmalı Metin, Kitabevi, İstanbul 2007.
  • Boran, Ali, “Divriği Kale Camii’indeki Arslan Figürlerinin İkonografik Yorumu”, Ortaçağ’da Anadolu, Aynur Durukan’a Armağan, Hacettepe Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü, Ankara, 2002, s.123-134.
  • Çeçen, Kazım, Taksim ve Hamidiye Suları, ISKI Yayınları, İstanbul, 1991.