Kubad Abad Sarayı Alçı Buluntuları

Beyşehir Gölü kıyısında, Anamas Dağı eteklerinde, yer alan Kubad Abad Sarayı, uzun süredir devam eden kazı çalışmaları sonucu elde edilen buluntularıyla, Anadolu Selçuklu saray mimarisi ve süslemesine ışık tutmaktadır. Bu buluntulardan biri de alçıdır. Kalıplama tekniği ile yapıldığı anlaşılan alçı buluntular, daha çok Büyük Saray ve Küçük Saray’da bulunmuştur. Bunlar arasında en dikkati çeken; Büyük Saray’ın harem olduğu düşünülen bölümünde, giriş koridorunun hemen solundaki odada tespit edilen alçı dolaptır. K. Otto-Dorn’un yaptığı kazı sırasında in-situ olarak ele geçen dolabın üst üste iki raf hâlinde nişlerden oluştuğu düşünülmektedir. Kazıda bulunan dolap parçaları üzerinde bordür süslemelerinden başka tavus kuşu, melek ve süvari figürleri bulunmaktadır. Bu dolap nişinin parçalarına benzer örnekler Anadolu Selçuklu sahasında görülmektedir. Ancak Kubad Abad örnekleri in-situ olarak bulunduğu ve bir bütünlük arz ettiği için özel bir yere sahiptir. Küçük Saray’da da bu dolap nişinin bordürlerine benzer bordür parçaları, kemer köşelikleri ve pano parçalarına rastlanılmıştır. Bunların dışında yine Küçük Saray kazı çalışmalarında, sarayın pencerelerinde alçı şebekeler kullanıldığını gösteren alçıya gömülü cam parçaları bulunmuştur. Kubad Abad Sarayı kazı çalışmaları sonucu elde edilen alçı buluntularının, Konya Alâeddin Köşkü ve Alanya Sarayı’ndakilerle benzer özellikler göstermekle birlikte, daha ayrıntılı ve plastik bir etkiye sahip olduğu söylenebilir.

The Stucco Findings of Kubad Abad Palace

The remains discovered after excavation works that went on for a long time at Kubad Abad Palace, located by the Lake Beyşehir and at the foothills of Mount Anamas, shed a light to palace architecture and decorations of the Anatolian Seljuk. One of these remains is stucco. The stucco remains built with casting technique are mainly found at the Big Palace and Small Palace. The most remarkable one is the stucco cabinet on the left of entrance corridor on the Big Palace, probably the Harem area. The in-situ cabinet discovered during the excavation leaded by K. Otto-Dorn seems to have a niche in the form of two shelves placed on top of each other. The cabinet pieces excavated are decorated with peacock, angel and cavalry figures as well as the border ornaments. Elements similar to the parts of this cabinet niche can be seen on the Anatolian Seljuk areas. However, the examples discovered at Kubad Abad are extraordinary because they are in-situ and complete. The Small Palace also has border elements, spandrels and panel pieces similar to the borders of this cabinet niche. Besides, pieces of glass embedded in stucco were found during excavation works at the Small Palace which suggest that stucco meshes were used on the palace windows. The stucco remains discovered after the excavation works at Kubad Abad Palace are similar to the ones found at Konya Alâeddin Mansion and Alanya Palace but they are more detailed and have a plastic effect
Keywords:

-,

___

  • ARIK, M. Oluş, “Kubadâbad Sarayı (I.Hafriyatın Hikâyesi)”, Önasya, S.38, Ankara 1968, s.6-7.
  • ARIK, Rüçhan, “Kubad-Abâd 1985 Yılı Çalışmaları”, VIII.Kazı Sonuçları Toplantısı, C.II., Ankara 1986, s.303-314.
  • ARIK, Rüçhan, “Kubad-Abâd 1988 Yılı Çalışmaları”, XI.Kazı Sonuçları Toplantısı, C.II., Ankara 1990, s.371-382.
  • ARIK, Rüçhan, “Kubad-Abad 2001 Yılı Kazı Çalışmaları”, 24.Kazı Sonuçları Toplantısı, C.I Ankara 2003, s.299-306.
  • ARIK, Rüçhan, Kubad Abad (Selçuklu Saray ve Çinileri), İstanbul 2000.
  • BİLİCİ, Z. Kenan, “Alanya-Selçuklu Sarayı Kazılarında Bulunan Alçı Bezeme Parçaları Üzerine Bazı Gözlemler”, Adalya XIII, İstanbul 2010, s.405-416.
  • ÇEKEN, Muharrem, Konya Karatay Çini Eserler Müzesi’ndeki Alçılar, (Ankara
  • Sanat Tarihi Dergisi 11