KURUM STRATEJİSİ VE ÇEŞİTLENDİRME

___

  •  Ürün pazarları. Alıcı ve satıcılar bilgisel engellerle karşılaşırlar: İletişim sistemi yetersizdir,
  • satıcı kendini iyi tanıtamaz, tüketici ürüne ilişkin mutsuzluğunu duyuramaz... Bu bilgi eksikliğinden
  • ötürü firmaların güvenilir marka yaratmaları zordur. Ancak bir firma bir kez güvenilir bir marka
  • yarattı mı, bu imajı kolayca farklı ürünlerde kullanabilir. Bu özellikle pazarlama giderlerini azaltabilir. 
  • Sermaye piyasaları. Gelişen piyasalarda sermaye piyasaları pek çok açıdan azgelişmiştir: Risk
  • sermayesi modeli çalışmaz, düzenlemeler eksiktir, finansal raporlama yetersizdir ve finansal basın
  • yansız ve profesyonel değildir. Böyle bir ortamda finansal kurumların ve yatırımcıların firmalara fon
  • sağlamaları zorlaşır. Ancak piyasa bir kez bu gruba inandı mı, grubun fon sağlaması kolaylaşır. Bu
  • olgu ise grubun sermaye maliyetinin azalmasına neden olabilir.
  • Emek piyasaları. Gelişen piyasaların bu konudaki en önemli sorunu nitelikli işgücün kolay
  • sağlanamamasıdır. Grup, gereksindiği emek gücünü eğitim ve benzeri programlarla daha kolay ve
  • ucuz sağlayabilir. Bu da işçilik giderlerini uzun vadede azaltabilir.
  • Düzenlemeler. Son yıllarda gözlenen liberalleşmeye karşın, gelişen piyasalardaki işletmeler
  • üzerindeki kamusal düzenlemeler oldukça yoğundur. Bir A.Ş. kurmak için kaç yere başvurmak
  • gerekir? Bu tür gruplar gerek kamuyla iyi ilişkilerinden gerekse uzmanlaştıklarından kamuyla ilişki
  • kurup, kendi yüklerini azaltırlar. 6. Sonuçlar Kurum stratejisi, örgütün başkalarıyla rekabet ettiği işletmelerin seçimi ve bu işlere (işletmelere)
  • girme, bu işletmeleri yönetme konusundaki taktikler ve diğer kurum düzeyindeki olanaklar üzerine
  • odaklanır. Ulaşılan sonuçlar aşağıda özetlenmektedir: Kurum stratejisinde üç genel yaklaşım şunlardır: Tek işletme/yoğunlaşma, dikey bütünleşme ile
  • ilgili ve ilgisiz olarak ikiye ayrılan çeşitlendirme. Tek işletme/yoğunlaşma stratejisi işletmenin bir işte çok başarılı olması üzerine odaklanmayı
  • amaçlar; ancak, bu stratejinin önemli bir sakıncası ayakta kalmak için örgütün o işletmeye (işe)
  • bağımlı olmasıdır. Dikey bütünleşme firmaya kendi tedarikçisi ve müşterisi olma olanağı verir. Ancak işlem maliyet
  • ekonomisi kuramına göre, eğer gerekli kaynaklar rekabetçi açık pazardan zaman ve maliyet açısından
  • daha kolay ve ucuz sağlanıyorsa, o zaman örgütün dikey bütünleşme yerine pazardan satın alması
  • belki de örgütün çıkarınadır. Batıda ve Türkiye’de yapılan araştırmalar, ilgisiz çeşitlendirmenin özellikle başarılı bir strateji
  • olmadığını göstermektedir, ancak GE gibi bazı firmalar bu stratejiyi başarılı bir biçimde
  • kullanmaktadır. Ancak bu stratejinin yukarıda tartışılan nedenlerden ötürü Kırgız işletmeleri için
  • uygun bir strateji olduğu söylenebilir. İlgili çeşitlendirme çok popüler bir stratejidir. İşletmeler, eğer ortak bir pazar, teknoloji,
  • hammadde ya da diğer etmenlerden (faktörlerden) herhangi birini paylaşıyorsa, bu işletmeler ilgili
  • işletmeler olarak adlandırılır. Ancak bu stratejinin tüm olumlu etkilerinden yararlanma, stratejik ve
  • örgütsel uyumu gerektirir. 1. Ülgen, Hayri ve Kadri Mirze, (2004), İşletmelerde Stratejik Yönetim, Literatür Yayıncılık,
  • İstanbul, ss. 225. 2. Mıller, Danny, (1998), “Relating Porter’s Business Strategies to Enviroment and Structure“
  • Academy of Journal, Vol., 31, No., 2, ss. 280-308. 3. Lundy, Olive and Alan COWLING, (1996), Strategic Human Recource Management,
  • Routledge, New York, ss. 129. 4. Davıd, Fred, (1995), Strategic Management, 5. Edition, Prentice Hall, Inc., New Jersey, ss. 69. 5. Eren, Erol, (1995), Stratejik Yönetim ve İşletme Politikası, Der Yayınları, İstanbul, ss. 269 6. Ergin, Hüseyin, (1997), Stratejik Yönetim Muhasebesi, 2. Baskı, ss. 53. 7. Batıda paydaşlar zaten çeşitlendirme yapmaktadır. Firmanın çeşitlendirme yapmasının bir
  • yararı olamaz. 8. İş Bankasının ilgili çeşitlendirme yaptığı alanlar da vardır. Örneğin, çeşitli finansal kuruluşlarına sahip olması gibi. 9. Gelişmiş ülkelerde yatırımcıların zaten iyi çeşitlendirilmiş bir portföy tuttukları düşünülür. Bu durumda firmanın çeşitlendirme yapmasının yatırımcılara bir yararı olmayacaktır. Bu ortamda çeşitlendirme riski azaltmakla birlikte getiriyi azaltabilir. 10. Khanna, Tarun, Krishna Palepu, “Why Focused Strategies May Be Wrong for Emerging
  • Markets”, Harvard Business Review, July-August 1997. 11. Ayrıca bkz.: J. S. Harrison, C H. st. John, Foundations in Strategic Management, South
  • Western, 2002, ss. 76-90. 12. Türkiye’yi gelişen bir ekonomi olarak kabul ettiğimizde bu bulgu pek doğru değildir. Bu
  • amaçla bkz. : Arman T. Tevfik, Fuat Oktay, “Diversification and Firm Performance in An Emerging
  • Market: The Turkish Case”, Journal of Global Strategic Management, 03, June, 2008, ss. 131-137. Bu
  • bulgu, belki Türk ekonomisinin yapısal bir değişime uğradığı, işletmelerin küreselleşen dünyada
  • rekabetçi üstünlük kazanmak için belli bir alanda yoğunlaşmaları gerektiği gerçeği ile açıklanabilir. 13. Chandra, Prassanna, Projects: Planning, Analysis, Financing, Implementation, and Review,
  • Implementation, Fifth Edition, Tata McGraw-Hill, New Delhi, 2002, ss. 33-34. Nısan