Psoriazisli hastalarda kontakt duyarlılığın araştırılması

Psoriazis, etyopatogenezi kesin olarak bilinmemekle birlikte genetik bir zeminde tetikleyici ajanların etkisiyle ortaya çıkan ve özellikle T hücre aracılı geç tip aşırı duyarlılık olmak üzere immunolojik olayların rolü olduğu ileri sürülen bir dermatozdur. Fiziksel veya kimyasal travmaların Koebner etkisiyle lezyonları başlatabilmesi nedeniyle psoriazisli olgularda kontakt duyarlılık oranını belirlemeyi amaçladık. Psoriazis tanılı 65 olguda ve kontakt dermatit bulunmayan 57 kontrol olgusunda “Avrupa standart serisi” kullanılarak kontakt duyarlılık oranları karşılaştırıldı. En az bir alerjene karşı pozitiflik oranı psoriazisli olgularda % 32.3, kontrol grubunda %12.3 olarak belirlendi (p<0.01). Birden fazla alerjene duyarlılık açısından psoriazis ve kontrol grubu arasındaki fark anlamlı bulundu (p<0.05). Psoriazis grubunda, klinik tipler arasında kontakt duyarlılık açısından anlamlı fark saptanmadı. En sık saptanan alerjen, psoriazis grubunda nikel, kontrol grubunda neomisindi. Bu veriler, psoriazis patogenezinde kontakt alerjenlerin de tetikleyici olarak rol oynayabileceğini düşündürmektedir

Investigation of contact hypersensitivity in patients with psoriasis

Psoriasis, is a skin disease with a genetic background, and although the etiopathogenesis remainselusive it is claimed that triggering factors and immunological events especially T cell mediateddelayed type hypersensitivity have a role. Since skin lesions may appear after physical and chemicaltrauma via Koebner phenomenon we aimed to investigate the contact sensitization in patients withpsoriasis. Contact sensitization was investigated with the application of European standart series in65 patients with psoriasis and 57 controls without contact dermatitis. While 32.3% of the psoriaticpatients had positive patch tests to at least one allergen, only 12.3% of the control group wasdetermined to have positive patch tests (p
Pamukkale Tıp Dergisi-Cover
  • ISSN: 1309-9833
  • Yayın Aralığı: Yılda 4 Sayı
  • Başlangıç: 2008
  • Yayıncı: Prof.Dr.Eylem Değirmenci
Sayıdaki Diğer Makaleler

Osteosarkom ve varyantlarına tanısal yaklaşım modaliteleri

Murat OTO

Kronik osteomyelit’te tanı ve medikal - cerrahi tedavi Kombinasyonunun değeri

Murat OTO

1 ocak 2004 – 31 temmuz 2005 tarihleri arasında denizli ilinde Postmortem inceleme yapılan adli olguların değerlendirilmesi

KEMALETTİN ACAR, BORA BOZ, AYŞE KURTULUŞ DERELİ

Sülfitin ortalama eritrosit hacmi, ortalama eritrosit Hemoglobin konsantrasyonu ve eritrosit içi kalsiyum düzeyine İn vitro etkisi

Mlek BOR-KÜÇÜKATAY, VURAL KÜÇÜKATAY, Aysel AĞAR, Oğuz Kerim BAŞKURT

Kutanöz epidermal kistden gelişen pigmente bazal hücreli Karsinom: olgu sunumu ve literatürün gözden geçirilmesi

ZAFER TEKE, Hakan ÖÇSEL, Çallı Neşe DEMİRKAN

Pamukkale üniversitesi hastanesi’nde diyabetik ayak İnfeksiyonlarının mikrobiyolojik ve klinik değerlendirilmesi

Suzan SAÇAR, Hüseyin TURGUT, İlknur KALELİ, Semra TOPRAK, MELEK DEMİR, Derya Hırçın CENGER

Hematolojik hastalıklarda acil cerrahi

ZAFER TEKE, Ali N KESK

Karpal tünel sendromu

Yurdal SERARSLAN, İsmet M. MELEK, Taşkın DUMAN

Denizli merkezinde 6-15 yaş grubu çocuklarda obezite sıklığı

Serap SEMİZ, Özmer M.A. ÖZDEMİR, Ayşegül Sözeri ÖZDEMİR

Sol atriyoventriküler oluktaki ekojenik dairesel yapılar ve Tanısal önemi: dilate koroner sinüs, persistan sol süperior Vena kava ve hipoplastik sağ süperior vena kavalı sekundum Atriyal septal defekt olgusu

İbrahim GÖKŞİN, Ahmet BALTALARLI, Mustafa SAÇAR, Hülya SUNGURTEKİN, Ender SEMİZ