Kaçar’ın Tok ve Kane’nin Phaedra’nın Aşkı İsimli Oyunlarında Kadın Bedeninin Tüketimi

 Bu çalışma 24-26 Nisan da İDEA 2019 isimli Gaziantep Üniversitesinde yapılacak olan konferansta sunulmak üzere kabul edilmiştir. Bildiri olarak yayınlanmayacaktır.ÖzetDünyada ki bütün eril toplumlarda kadınlar hem bedenlerinin hem de akıllarının sahibi olabilmek için yüzyıllardır savaş vermektedirler. Türkiye’ de ve İngiltere’de kadın hakları için belirli ölçüde düzenlemeler getirilmiş olsa da günümüzde kadınlar hala tam olarak eşit haklara sahip olabilmek için mücadele vermektedirler. Hem İngiliz hem de Türk tiyatro yazarlarıda kadınların bu mücadelesine oyunlarıyla katkıda bulunmaktadır. Bu çalışmada hem Türk hemde İngiliz feminist tiyatrosu yazarlarının feminist edebiyata olan katkıları ortaya konulmuştur. Çağdaş Türk Tiyatrosunda önemli bir yere sahip olan Zeynep Kaçar feminist oyunlarıyla kadınların neler yaşadığını, ne hissettiklerini ve ataerkil sistemde maruz kaldıkları baskıyı bir çok oyununda dile getirmiştir. Kaçar 2017’ de yazmış olduğu Tok isimli oyunu ile kadın bedeninin aşk ve evlilik temaları altında nasıl acımasızca tüketildiğini ortaya koyar. Tek sahnelik oyunda, Kaçar ADAM isimli karakterin kafasında yarattığı hayali bir durumdan bahseder. Böylece erkek bakış açısından, kadının ataerkil sistemde ki yerini seyirciye etkileyici bir şekilde sunar. Oyun ADAM ve KADIN isimli iki karakterin arasında geçer. ADAM, hakim olan KADIN karşısında karısını öldürmek suçundan yargılanır. ADAM her ne kadar karısının organlarını yemiş ve ona fiziksel şiddet uygulamış olsa da karısını öldürdüğünü kabul etmez. Çünkü ADAM ın bütün yaptığı işkencelerin sebebi karısıdır. Başlangıçta ADAM’ın kendisinden daha başarılı, zengin ve güzel olan karısı, ADAM ile evlendikten sonra çalışmayı bırakır ve ADAM’ın sessiz kölesi haline gelir. Her tatrışmadan sonra karısından bir parça kesip yiyen ADAM, sonunda karısının kalbini ister. Ayakları, kolları ve saçları kesik olan kadın gerçek anlamda özgürlüğüne kavuşabilmek için Adam’ın isteğini kabul eder. Bu sebepten Adam karısının ölümünden dolayı suçlu olduğunu kabul etmez. Diğer taraftan kendisinden daha üstün bir pozisyonda olan ve sorularıyla sürekli Adam’ı sıkıştıran Kadın’da, Adam için tehlike arzetmektedir. Ancak oyunun sonunda Adam, güzel ve başarılı olan hakimin de kalbini çıkararak, Kadın’ın yerine geçer. Böylece Kaçar oyununu ataerkil sistemin aç gözlülüğüne ve hırsına yenik düşen başarılı kadınların hazin sonuyla bitirir. Çağdaş İngiliz Tiyatrosunda ise 1990 lara Sarah Kane, şiddet ve cinsellik sahnelerinin baskın olduğu Blasted oyunuyla damgasını vurur. Sadece beş oyun yazmış olmasına rağmen, Kane’nin oyunları feminizm de dahil olmak üzere bir çok açıdan incelenmektedir. Seneca nın yazmış olduğu Phaedra isimli oyununu Phaedra’nın Aşkı olarak günümüze uyarlayan Kane, seyircisini modernize edilmiş klasik bir oyunla karşı karşıya bırakır. Sürekli cips yiyerek, televizyon izleyen ve hayattan zevk almayan Theseus’un oğlu, Hippolytus, üvey annesi Phaedra’nın kendisine olan aşkını duyduktan sonra cinsel anlamda yaklaşmasına izin verir. Phaedra kendi bedenini aşk adı altında Hippolytus a sunduktan sonra beklediği yakınlığı göremez ve intihar eder. İlerleyen sahnelerde, Phaedra’nın kızı, Strophe nin de hem Hippolytus hemde üvey babası Theseus ile ilişkisini öğreniriz. Hippolytus, Phaedra’ nın intiharından sonra Phaedra ya tecavüzden suçlanır ve ölüm ile cezalandırılır. Yaşanılanları duyup gelen Theseus, nefret ettiği oğlunu kurtarmak için hiçbir şey yapmaz hatta oğlunun öldürülmesi için halkı kışkırtır. Hippolytus’ un ölümünü izlemeye gelen halk, polisler tarafından götürülen Hippolytus a saldırır ve Hippolytus’u parçalarlar. Bu sırada onu öldürmemeleri için çığlıklar atan ve kılık değiştirmiş olan Strophe, yine kılık değiştirip halkın içine karışmış olan Theseus tarafından tecavüze uğrar. Kimse Strophe ye yardım etmez hatta Theseus’u desteklerler ve Theseus, Strophe’yi öldürür. Oğlunun ölümünü izleyen ve Strophe yi öldürdürğünü farkeden Theseus sonunda kendini de öldürür. Böylece Kane, oyununu adil bir şekilde bitirir. Her iki yazarda, Kane ve Kaçar, oyununda şiddet temalarını kullanarak aşk ve evlilik adı altında tüketilen kadın bedenlerinden bahsederler. Her ne kadar güçlü kadın karakterler kullansalar da hiçbiri eril sisteme meydan okuyamaz. Bedeninini bir hiç uğruna kullanmaması için Hippolytus Phaedra’yı uyarsada, Phaedra bunu dikkate almaz hatta Hippolytus’un ne dediğini bile tam olarak anlamaz. Çünkü kendisinin en baştan beri öğrendiği şey aşk adı altında kadın bedeninin tüketilmesidir. Hippolytus farklı olan bu düşüncesinden dolayı hem babası tarafından sevilmez hem de eril sistem tarafından nefretle linç edilir. Kane kadın bedeninin cinsel açıdan tüketimini vurgularken, Kaçar ataerkil sistemin güçlü kadın bedenlerini bile nasıl yok ettiğini vurgular. Her iki yazar da evlilik ve aşk temalarını kullanarak ezilen kadın bedenlerini seyircilerine sunarlar. Sonuç olarak, bu çalışma hem İngiliz hem de Türk feminist tiyatrosuna değerli katkıları bulunan Kane ve Kaçar’ın oyunlarında kadının bedeninin eril sistem tarafından tüketilişini ve değersizliğini benzer temalarla nasıl ortaya koyduklarını yorumlar.

The Consumption of The Female Body in Kaçar’s Tok And Kane’s Phaedra’s Love

___

  • References
  • 1- Aston, E. (2003). Feminist Views on the English Stage: 1990-2000.Cambridge University Press, U.K.
  • 2- AYŞE, 1989. “Aptal Dostun Olacağına”, Feminist, sayı 6.
  • 3- Başkaya, B. (31.01.2018). Tok Eleştiri Yaızsı. http://banubaskaya.com/tok-elestiri-yazisi/.
  • 4- Candan, E. (2014). Türkiye’de Oyun Yazarlığında Eğilimler II, Tiyatro Eleştirmenliği ve Dramaturji (T.E.D.) Bölümü Dergisi / Sayı: 25, 2014/2, 35-73.
  • 5- De Beauvoir, S. (1989). The Second Sex. 1949. Trans. and Ed. HM Parshley. New York: Vintage.
  • 6- Donovan, J. (2012). Feminist theory: The intellectual traditions. A&C Black.
  • 7- Bordo, S. (2004). Unbearable weight: Feminism, Western culture, and the body. Univ of California Press.
  • 8- Burstow, B. (1992). Radical feminist therapy: Working in the context of violence. Sage Publications, USA.
  • 9- Çağdaş, H. (23.03.2017). Herkes Öldürebilir Sevdiğini. http://www.hurriyet.com.tr/kitap-sanat/herkes-oldurebilir-sevdigini-40404897.
  • 10-Çaha, Ö. (1996). Türkiye’de Sivil Toplum ve Kadın. Vadi yayıncılık, Ankara.
  • 11-Doğramacı, E. (1989). Türkiye’de Kadının Dünü ve Bugünü. Ankara: Türkiye İş Bankası
  • 12- Dworkin, A. (1974). Woman-hating. New York: Dutton.
  • 13- Firestone, S. (1970). The dialect of sex. The Case for Feminist Revolution, New York: Morrow.
  • 14- Kaçar, Z. (2017). Toplu Oyunları 5: Şimdi Uçuşa Geçiyoruz, Tok. Mitos Boyut.
  • 15- Kane, Sarah. (2008). Sarah Kane: Complete Plays: Blasted; Phaedra's Love; Cleansed; Crave; 4.48 Psychosis; Skin (Contemporary Dramatists). Methuen Drama press.
  • 16- Lloyd, M. (2007). Judith Butler: From norms to politics (Vol. 20). Polity Press, UK.
  • 17- Ramazanoglu, C. (Ed.). (1993). Up against Foucault: Explorations of some tensions between Foucault and feminism. Psychology Press.
  • 18- Sedgwick, E.K. (1991). Epistemology of the Closet. Harvester Wheatsheaf, London.
  • 19- Sierz, A. (2001). In-yer-face theatre: British drama today. Faber & Faber.
  • 20- Sierz, A. (2012). Modern British Playwriting: The 1990s: Voices, Documents, New Interpretations. Bloomsbury Publishing.
  • 21- Wandor, Michelene. Carry On. Understudies: Theatre and Sexual Politics. London: Routledge and Kegan Paul, 1981.
  • 22- Wollstonecraft, M. (1988). A Vindication of the Rights of Woman: An Authoritative Text; Backgrounds; The Wollstonecraft Debate. Criticism. Norton Critical, New York.