ANADİLİNİ KULLANMA YETERLİĞİNİN OKULDAKİ ÖĞRENME VE ÖĞRETİM SÜRECİNE ETKİSİ

Avrupa Ekonomik Topluluğuna katılmak için çaba harcanan şu günlerde, ülkemizin gerçekleştirmeye çalıştığı temel ülkü, hızlı bir ekonomik kalkınma ve teknolojik gelişmedir. Toplumun ekonomik ve teknolojik yönden gelişebilmesinin yolu ise toplumsal gelişmeyi gerçekleştirmesidir. Toplumun, gelişmesi, toplumu oluşturan fertlerin, toplumsal gelişmeyi gerçekleştirecek şekilde davranışlarını değiştirmeleriyle mümkündür. Başka bir deyişle toplumun üyesi olan birey, istenmedik davranış örüntülerinden sıyrılıp, yeni davranış örüntülerini benimsemek zorundadır. Bu ise ancak eğitimle olabilir. Çağdaş toplumlarda bireyler, davranışlarının büyük bölümünü okullarda kazanmaktadırlar. Okullar belli bir öğretim programı uyarınca çalışmakta olan davranış değiştirme örgütleridir. Okuldaki öğrenme ve öğretim etkinliklerinin yeterliği, bireyin ya da bireylerin istendik davranışları kazanmalarıyla ölçülür. Öğrenci okulda öğretim esnasında öğretmenle ve öğretmenin oluşturduğu eğitim ortamı ile etkileşimde bulunur. Etkileşiminin büyük bir bölümünü öğretmen, öğrenci ve eğitim ortamı arasındaki iletişim oluşturur. İletişim, öğrenme ve eğitim için temel olan bir etmendir.İletişim; öğretmenle öğrenciler veya öğrenci ile öğrenciler arasında olmakta olan, davranış değiştirmeye yönelik fikir, bilgi, haber, duygu, tutum ve becerilerin paylaşılması sürecine denir. İletişim yukarıda belirtildiği şekliyle sınıfta oluşabileceği gibi sınıf dışında yazılı, basılı, sesli veya görüntülü materyallerle de olabilir. Öğretmen, okuldaki eğitim esnasında öğreteceği fikir, bilgi, tutum ve becerileri ya da başka bir deyişle daha önce o konuyla ilgili olarak edinmiş olduğu bilişsel, duyuşsal ve psikomotor davranışları öğrencilerine kazandırmaya çalışılacaktır. Hangi konuda olursa olsun eğitim iletişimle başlayacaktır.'

ANADİLİNİ KULLANMA YETERLİĞİNİN OKULDAKİ ÖĞRENME VE ÖĞRETİM SÜRECİNE ETKİSİ