EŞKIYA (SUʻLÛK) ŞAİR ʻURVE B. EL-VERD’İN SOSYAL ADALET VE DAYANIŞMA ANLAYIŞI

Bu çalışmada, Câhiliye dönemi eşkıya şairlerinden ʻUrve b. el-Verd’in sosyal adalet ve dayanışma anlayışı ele alınmıştır. Kabile, benzer olana değer yükleyerek aidiyet duygusu kazandırıp yaşama hakkı tanıyan, farklı olanı ise değersizleştirerek ötekileştiren ve dışlayan bir yapıyı temsil etmektedir. Câhiliye şiir ve edebiyatında, söz konusu baskın yapı ve bu yapının önemsediği değerler hâkimdir. Ancak zaman zaman farklı nedenlerle bu değerlere karşı koymaya çalışanlar olmuştur. Eşkıya şairler, mensubu oldukları kabilelerin adaletten uzak olduğunu düşündükleri değer ve uygulamalarına başkaldırmışlardır. Bu şairleri eşkıyalığa iten temel faktörler, şairlerin kabile hayatında karşılaştıkları siyasî, sosyal, ekonomik ve psikolojik problemlerdir. Hayatlarını gerçekleştirdikleri baskın, gasp ve yağmalarla sürdüren eşkıya şairler, şiirlerinde yaşadıkları toplumda muzdarip oldukları problemleri ele almışlardır. Bu anlamda bir yandan ticaret kervanlarına musallat olarak yaptıkları baksın ve yağmalarla kabilelere göz açtırmayan eşkıya şairlerin, diğer yandan adalet, dayanışma, zayıf ve fakire kol kanat germe, kanatkarlık, cömertlik, misafirperverlik vb. değerlerden bahsetmeleri oldukça enteresan bir durum olarak karşımızda durmaktadır. Çalışmanın konusu olan eşkıya şair ʻUrve b. el-Verd’in çapulculuğa yönelmesindeki en büyük etken, mensubu olduğu ʻAbs kabilesindeki ekonomik çarpıklık ve adaletsizliktir. Kabilesinde hâkim olan düzeni, benimsediği sosyal adalet ve dayanışma anlayışına aykırı bulan ʻUrve, kabilenin sahip olduğu ekonomik imkânların bireyler arasında eşit ve adil dağıtıldığı bir düzenin tesisi uğruna mücadele etmiştir. Dönemin diğer eşkıya şairlerinin aksine ʻUrve, servetin kabile bireyleri arasında eşit dağılımı esasına dayalı sosyal adalet mücadelesini, çölün derinliklerini mesken tutmadan ve yaşadığı toplumdan ayrılmadan vermiştir. Yaptıklarından dolayı kabilesinden tepki görmemesi ve “fakirlerin babası” lakabıyla anılarak kabilesi nezdinde saygın bir yere sahip olması, şairi diğer eşkıya şairlerden ayıran özelliklerin başında gelmektedir.

The Brigand (Su’luk) Poet Urwa ibn al-Ward and His Social Justice and Solidarity Understanding

In the study, the social justice and solidarity understanding of Urwa ibn al-Ward, one of the brigand poets of the Jahiliyyah period, is discussed. The tribe represents a formation that provides a sense of belonging, grants the right to live, and dignifies those who resemble the tribe while alienating, marginalizing, and excluding the other. In the Jahiliyyah poetry and literature, the predominant structure in question, and the values that the social structure favors are dominant. Still, from time to time, people have been trying to argue against these values for different reasons. Brigand poets rebelled against the values and practices of their tribes that were far from justice according to their opinion. The principal factors that motivated these poets into brigandage were the political, social, economic, and psychological problems that poets encountered in tribal life. The brigand poets who continued their lives with the raid, extortion and plunder, dealt with the problems they suffer in their society. In this regard, it is quite interesting that the brigand poets, who gave no respite to the tribes by bothering commercial caravans with their looting, mentioned the values such as justice, solidarity, taking care of weak and poor people, austerity, generosity, hospitality. The most significant factor driving Urwa ibn al-Ward to maraud was the economic distortion and injustice in the 'Abs tribe to which he belonged. Urwa, who saw the order that predominated in his tribe against the sense of social justice and solidarity he embraced, fought for the establishment of a system where the economic possibilities of the tribe were distributed equally and fairly among individuals. Unlike other brigand poets of the period, Urwa struggled for social justice based on the equal distribution of wealth among tribal individuals, without settling in the depths of the desert and leaving his society. The fact that he did not get any unfavorable reaction from his tribe because of his behavior and that had a respectable place among his tribe by being remembered with the nickname “father of the poor” are the features that distinguish the poet from other brigand poets. 

___

  • ʻAlâvine, Şerîf Râgıb (2005). ʻAmr b. Berrâka el-Hemdânî sîretuhû ve şiʻruh, Ammân: Dâru’l-Menâhic li’n-Neşr ve’t-Tevzîʻ.
  • ʻAlâvine, Şerîf Râgıb (2005). ʻAmr b. Berrâka el-Hemdânî sîretuhû ve şiʻruh, Ammân: Dâru’l-Menâhic li’n-Neşr ve’t-Tevzîʻ.
  • Aydemir, Mehmet Ali (2011). Sosyal sermaye, Konya: Çizgi Kitabevi.
  • el-Bağdâdî, ʻAbdülkadir (1997). Hizânetu’l-edeb, (thk.: ʻAbdusselâm Muhammed Hârûn), Kahire: Mektebetu’l-Hancî.
  • el-Bağdâdî, Ebû Caʻfer Muhammed b. Habîb (1990). Kunâ eş-şuʻarâ ve elkâbuhum, (thk.: Muhammed Sâlih eş-Şennâvî), Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-ʻİlmiyye.
  • el-Bekrî, Ebû ʻUbeyd Abdullâh b. Abdilazîz (tsz.). Simtu’l-leâlî fî şerhi emâli’l-Kâlî, (thk.: Abdulazîz el-Meymenî), Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-ʻİlmiyye.
  • el-Cevherî, İsmâʻîl b. Hammâd (1987). es-Sıhâh tâcu’l-luğa ve sıhâhu’l-ʻarabiyye, (thk.: Ahmed Abdulgafûf ʻAttâr), Beyrût: Dâru’l-ʻİlmi li’l-Melâyîn.
  • Çakır, Mehmet (2017). “Geçmişten Günümüze Sosyal Adalet”, International Journal of Social Sciences and Education Research, (c. 3 sy. 2), s. 560-572.
  • Dayf, Şevkî (1960). Târîhu’l-edebi’l-ʻarabî el-ʻasru’l-cahilî, Kahire: Dâru’l-Maʻârif.
  • Durmuş, İsmail (2016). “Suʻlûk”, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, (c. ek-2, s. 534-536), İstanbul: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları.
  • Emîn, Ahmed (1951). es-Saʻlake ve’l-futuvve fi’l-İslâm, Kahire: Dâru’l-Maʻârif.
  • el-Ferâhîdî, Halîl b. Ahmed (1985). Kitâbu’l-ʻayn, (thk.: Mehdî el-Mahzûmî, İbrâhîm es-Sâmirrâî), Beyrût: Dâr ve Mektebetu Hilâl.
  • Goldziher, Ignace (1993). Klasik arap literatürü, (terc.: Azmi Yüksel, Rahmi Er), Ankara: İmaj Yayınları.
  • Günaltay, Şemseddin (2016). İslâm öncesi araplar ve dinleri, Ankara: Ankara Okulu.
  • Halîf, Yûsuf (1966). eş-Şuʻarâu’s-saʻâlîk fi’l-ʻasri’l-câhilî, Kâhire: Dâru’l-Maʻârif.
  • el-Hûfî, Ahmed Muhammed (1949). el-Hayâtu’l-ʻarabiyye mine’ş-şiʻri’l-câhilî, Kâhire: Mektebetu Nahdati Mısr.
  • İbnu’l-Ezherî, Muhammed b. Ahmed (2001). Tehzîbu’l-luğa, (thk.: Muhammed ʻAvad Murʻib), Beyrût: Dâr İhyâi’t-Turâsi’l-ʻArabî.
  • İbn Kuteybe, Ebû Muhammed Abdullâh b. Muslim (1997). ʻUyûnu’l-ahbâr, Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-ʻİlmiyye.
  • ———— (2002). eş-Şiʻru ve’ş-şuʻarâ, Kâhire: Dâru’l-Hadîs.
  • İbn Manzûr, Muhammed b. Mukerrem (1994). Lisânu’l-ʻarab, Beyrût: Dâr Sâdır.
  • İbni’l-Musennâ, Ebû ʻUbeyde Maʻmer (1998). Şerhu nakâidi Cerîr ve’l-Firezdak, (thk.: Muhammed İbrâhim Huvvar, Velîd Mahmûd Hâlis), Abû Dabî: el-Mucemmaʻu’s-Sekâfî.
  • İbnu’l-Verd, ʻUrve (1991). Dîvânu ʻUrve İbni’l-Verd, (thk.: Saʻdî Dınnâvî), Beyrût: Dâru’l-Cîl.
  • el-İsfahânî, Ebu’l-Ferec (2008). el-Eğânî, (thk.: İhsân Abbâs, İbrâhîm es-Seʻâfîn, Bekr Abbâs), Beyrut: Dâr Sâdır.
  • el-Kâlî, Ebû ʻAlî (1926). el-Emâlî, (thk.: Muhammed Abdulcevvâd el-Asmaʻî), Kahire: Dâru’l-Kutubi’l-Mısriyye.
  • el-Kalkaşendî, Ebu’l-Abbâs Ahmed b. Alî (1980). Nihâyetu’l-ereb fî maʻrifeti ensâbi’l-ʻarab, (thk.: İbrâhîm el-Îbârî), Beyrût: Dâru’l-Kuttâb el-Lubnâniyyîn.
  • el-Kaysî, Ebû Abbâs Ahmed b. Abdulmu’min (2006). Şerhu makâmâti’l-Harîrî, Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-ʻİlmiyye.
  • el-Meydânî, Ebu’l-Fadl Ahmed b. Muhammed (tsz.). Mecmaʻu’l-emsâl, (thk.: Muhammed Muhyiddîn Abdulhamîd), Beyrût: Dâru’l-Maʻrife.
  • en-Nuveyrî, Şihâbuddîn (2003). Nihâyetu’l-ereb fî funûni’l-edeb, Kâhire: Dâru’l-Kutub ve’l-Vesâiki’l-Kavmiyye.
  • es-Seʻâlibî, Abdulmelik b. Muhammed (tsz.). Simâru’l-kulûb fi’l-mudâf ve’l-mensûb, Kâhire: Dâru’l-Maʻârif.
  • Sezgin, Fuat (1991). Târîhu’t-turâsi’l-ʻarabî, (terc.: Mahmûd Fehmî Hicâzî), Riyâd: Câmiʻatu’l-İmâm Muhammed İbni Suʻûd el-İslâmiyye.
  • Şeker, Mehmet. (1987). İslâmda sosyal dayanışma müesseseleri, Ankara, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları.
  • eş-Şentemerî, el-Aʻlem (1983). Eş’âru’ş-şuʻarâu’s-sitteti’l-câhiliyyîn, Beyrut: Dâru’l-Âfâki’l-Cedîde.
  • Şeyhû, Rızkullâh b. Yûsuf, b. Abdilmesîh (1913). Mecâni’l-edeb fî hadâiki’l-ʻarab, Beyrût: Matbaʻatu’l-Âbâi’l-Yesûʻiyyîn.
  • et-Tâî, Ebû Temmâm Habîb b. Evs (1981). el-Hamâse, (thk.: Abdullah b. Abdurrahîm ʻUseylân), Riyâd: Menşûrât Câmiʻati’l-İmâm Muhammed b. Suʻûd el-İslâmiyye.
  • ———— (1968). Kitâbu’l-vahşiyyât, (thk.: ‘Abdulazîz el-Meymenî er-Râcekûtî), Kahire: Dâru’l-Maʻârif.
  • et-Tâî, Hâtim (2002). Dîvânu Hâtim et-Tâî, (thk.: Ahmed Reşâd), Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-ʻİlmiyye.
  • Öz, Nedim, (2016). “Sağlıklı Aile Oluşumunda Karakterin Rolü”, Ordu: Uluslararası Kişilik ve Karakter İnşasında Dinin Yeri Sempozyumu, s. 305-321.
  • Usta, İbrahim, (2014). “Arap Edebiyatında Eşkiya Şairler”, International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, 2014, (c. 3, sy. 6), s. 1063-1092.
  • Yıldırım, Kadri (2001). “Câhiliye Dönemi Arap Edebiyatında Su‘lûk Şairler Hareketi”, Diyarbakır: Dicle Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Dergisi, (c. 3, sy. 1), s. 177-209.
  • ez-Zebîdî, Muhammed b. Muhammed b. Abdurrezzâk (tsz.). Tâcu’l-ʻarûs min cevâhiri’l-kâmûs, Kuveyt: Dâru’l-Hidâye.
  • ez-Zevzenî, el-Hüseyn b. Ahmed (2004). Şerhu’l-muʻallakâti’s-sebʻ, Beyrut: Daru’l-Maʻrife.