MAHLASLAR DERYASI/FİKİR SAHRASI: TÜRK/İSLAM SENTEZİ YA DA ANTİNOMİSİ

Bu yazı sistematik bir yazın taraması yapmadan veya empirik bir araştırmaya dayanmadan Türk/İslam düşüncesi veya sentezi veya özdeşliği hakkında yazılan ve söylenen fikirler yığınını eleştirmektedir. Sadece tecrübî olarak konu üzerinde düşünen herkesin aklına gelen şu soruları tartışmaktadır: Türk/İslam sentezi veya özdeşleştirme felsefesi nedir? Bir ideoloji veya hareket midir? Bir Aydınlanma veya Rönesans mıdır yoksa seküler ideolojik bir aygıt mıdır? Geçmişi açıklayan ve geleceğe dönük tasavvurları olan bir düşünce ekolü müdür? Yoksa bir tür kendilik arayışı, milliyetçi bir volksgeist peşinde hermenötik bir çırpınış mıdır? Bu yazıda İslam/ Türk tarihini, kültürel sembollerini ve Türklük ile Müslümanlık arasında kurulan homolojileri değil sadece Türk/İslam sentezi veya özdeşleştirme fikrini, belli bir kalıba sokmadan, üç temel açıdan eleştirmeye çalıştım. Her bir eleştiri Türk/İslam sentezi ile ima edilen veya edilebilecek teze odaklanacak. Birinci ima güçlü ve etkileyici bir geleneğin varlığı ve ona dönüşün bir tür felsefi, siyasal ve kültürel Rönesans’ı potansiyel olarak barındırdığıdır. Bu imadan hareketle birinci eleştiride yönünü kaybetmiş bir topluma yeni bir diriliş ve bütünleşme imkânı olarak bu yaklaşım sorgulanacak. İkinci ima Türk/İslam sentezinin Türkiye toplumunun üzerinde uzlaşıya varabileceği asgari siyasal ve toplumsal müşterekler bütünü olduğudur. İkinci eleştiride Türk/İslam sentezinin, anlam arz eden bir bütünlüğü henüz sağlayamamış bir topluma toplumsal uzlaşı, birlik ve beraberlik sağlayacak bu asgari müşterekliği sorgulanacak. Üçüncü ima Türk/İslam sentezinin Türkiye’de muhafazakâr düşüncenin gelişimine katkı sağlayacak hermenötik bir kendilik arayışı olacağıdır. Doğal olarak, üçüncü eleştiri de, bu sentezin Türkiye’de muhafazakâr düşünceye faydalı mı yoksa tam aksine zararlı mı olacağını sorgulayacak.

___

  • AYDIN, A. (2013), Benedictus (Baruch) Spinoza, Siyaset felsefesi Tarihi (Ed. Ahu Tunçel ve Kurtul Gülenç), Ankara: Doğu Batı Yayınları.
  • FAY, B. (2001), Çağdaş Sosyal Bilimler Felsefesi (Çev. İsmail Türkmen), İstanbul: Ayrıntı
  • VANDENBERGHE, F. (2016), Alman Sosyolojisinin Felsefi Tarihi (Çev. Vefa Saygın Öğütle), İstanbul: Ayrıntı.
  • ÖZLER, H. (2016), Bir Siyasal Tasavvur Biçimi Olarak İmparatorluk ve Yansımaları, Muhafazakâr Düşünce, 13(48), 221-242.
  • DERRIDA, J. (2005), Rouges: Two Essays on Reason, Stanford University Press.
  • DI MAGGIO, P., POWELL , W. W. (1983), The Iron Cage Revisited: Institutional Isomorphism and Collective Rationality in Organizational Fields, American Sociological Review Vol. 48, No. 2 (Apr., 1983), pp. 147-160
  • BERGER, P. L. , LUCHMAN, T. (1966), The Social Construction of Reality: A Treatise in Sociology of Knowledge, London: Penguin Books.
  • MUNCH, R. (2013), Günümüzde Parsonscı Teori: Yeni Bir Sentez Arayışı (Çev. Ümit Tatlıcan), Günümüzde Sosyal Teori (ed. Anthony Giddens ve Jonathan Turner), İstanbul: Say Yayınları, ss. 133-174.
  • ÖĞÜN, S. S. (2004), Türk Politik Kültürü, İstanbul: Alfa
  • ZİZEK, S. (2004), İdeolojinin Yüce Nesnesi (Çev. Tuncay Birkan), İstanbul: Metis
  • BAUMAN, Z. (2017), Sosyolojik Düşünmek (Çev. Abdullah Yılmaz), İstanbul: Ayrıntı