Ali Yakup Cenkçiler, Feyzullah Hacıbayriç ve Medrese Sonrası Geleneği Yeniden Düşünmek

Bu makale medreselerin kapatılmasını müteakip dönüşüm geçirmeye başlayan hoca-talebe-metin arasındaki ilişkiyi modernleşen sosyal ve siyasî faktörlerle bağlantılı olarak inceler. Özel olarak Ali Yakup Cenkçiler ve Feyzullah Hacıbayriç'in çalışmalarına odaklanır.Dinî eğitim ve din-devlet ilişkileri açısından Türkiye ve Yugoslavya arasında farklılıklar olsa da Ali Yakup Cenkçiler ve Feyzullah Hacıbayriç’in tecrübelerindeki ortak noktalar dikkat çekicidir. Türkiye ve Yugoslavya İslâmî gelenek ve kurumsal hafıza açısından Osmanlı bakiyesinin canlı olduğu iki ülkedir. Yugoslavya’da medreseler Türkiye’ye nazaran daha geç bir tarihte kapatılmıştır. 1910’lu yıllarda bu coğrafyada dünyaya gelen Ali Yakup Cenkçiler ve Feyzullah Hacıbayriç de geleneksel usul medrese eğitimi almış kimselerdir. Saraybosna'da yaşamış bir âlim olan Feyzullah Hacıbayriç Tito zamanı Yugoslavya'da faaliyetlerini sürdürmüş ve Mesnevî okumaları ile geniş bir talebe halkasına hitap etmiştir. Eğitim ve öğretim hayatını ağırlıklı olarak Yugoslavya’da geçirmiş olmakla birlikte Türkiye, Suriye ve Suudi Arabistan gibi ülkelere ziyaretlerde bulunmuştur. Ali Yakup Cenkçiler’in tahsil ve tedris tecrübesi ise sadece Yugoslavya bünyesinde kalmamıştır. Kosova’da doğduktan sonra eğitim için Saraybosna’ya gitmiş, oradan da Mısır’a geçerek yüksek tahsilini el-Ezher Üniversitesinde tamamlamıştır. Ancak eğitimi sona erdikten sonra kendi ülkesi yerine Türkiye’ye dönmeyi tercih etmiştir. Türkiye'ye yerleştiği 1957 senesinden vefatına kadar çalışmalarını çoğunlukla İstanbul'da sürdürmüş ve İhyâu ulûmi’d-dîn dersleri okutmuştur. Dönemin zor şartlarına rağmen her iki isim de yakın coğrafyadaki önemli ilim adamları ile irtibat içinde olmaya çabalamıştır. Bu süreçte farklı dilleri rahatlıkla konuşup anlayabilmeleri kendilerine kolaylık sağlamıştır. Türkçe, Arapça, Farsça, Boşnakça ve Arnavutça bildikleri anlaşılmaktadır. Yazma eserlere ve klasik metinlere aşinalıklarının bir sebebi de farklı lisanlara olan hâkimiyetleridir. Bu vesileyle birçok farklı kaynaktan beslenme imkânı elde etmişlerdir. Her iki ismin de uzun süre kütüphanecilik ile uğraşmış olmaları dikkat çekici bir husustur. Ali Yakup Cenkçiler Kahire’de, Feyzullah Hacıbayriç de Saraybosna’da yazma eserler kütüphanelerinde görev yapmışlardır. Ders okuturken seçtikleri eserler bu açıdan anlam taşımaktadır. Okuttukları metinlere olan ilgileri İlahiyat Fakültesi’ndeki derslerinden ziyade dışarıda edindikleri tecrübe ile kuvvetlenmiştir. Her iki isim de Mesnevî ve İhyâ üzerinde otorite olarak kabul edilmişlerdir.Her iki isimin seküler paradigmanın şekil verdiği toplumsal ve siyasî düzende İslâmî bilgi aktarımına yönelik yaklaşımları benzerlik gösterir. Ali Yakup Cenkçiler’in ders okuttuğu dönemlerde Türkiye’de ancak kısıtlı sayıda öğrenci İlahiyat Fakültesi ve İmam Hatip Okuluna gidebilmektedir. Verilen eğitimin içeriği devlet kurumlarının kontrolü altındadır. Yugoslavya’da ise Müslümanların dini eğitim alabilmesi daha zor şartlarda gerçekleşmiştir. Tito rejimi dini yaşama zaman zaman serbestlik tanısa da uzun yıllar boyunca sadece bir medresenin faaliyet göstermesine izin vermiş ve verilen eğitimin içeriğine ciddi olarak müdahalede bulunmuştur. Diğer taraftan her iki ülkede de okur-yazarlık ve yüksek eğitim oranı giderek artmış, kitlelerin bu süreçte beslendikleri kaynaklar farklılaşmıştır. Ali Yakup Cenkçiler ve Feyzullah Hacıbayriç’in derslerinin takipçileri ağırlıklı olarak büyük şehirlere eğitim almaya gelen gençler, okur-yazar kesim ve esnaf olmuştur. Okuttukları metinler aracılığı ile bu kesimlerin temel İslâmî bilgi kaynakları ile buluşmasını mümkün kılmışlardır. Her iki ismin de tasavvufî çevreler ile yakın ilişki içerisinde bulundukları anlaşılmaktadır. Gerek Türkiye gerek de Yugoslavya’da tekkeler resmî olarak faaliyet gösteremese de canlı bir tasavvuf kültürünün devam ettiğini söylemek mümkündür. Feyzullah Hacıbayriç’in Kosova ve Türkiye’ye yaptığı ziyaretler neticesinde bizatihi kendisinin Kadirîliğe intisap ettiği bilinmektedir. Bu şekilde ulaşılabilirliklerini genişletme imkânına sahip olmuşlar, geleneksel öğreti ile bağlarını da muhafaza etmişlerdir.Her iki ismin de siyasî iktidarları ve devletin hâkim ideolojilerini açıkça eleştirmekten kaçındıklarını söylemek mümkündür. Bundan ziyade belirli uygulamalara karşı eleştirel yaklaşımlar sergilemişlerdir. Yine de Feyzullah Hacıbayriç Tito yönetimi tarafından gözlem altında tutulmuş, hatta rejimin ilk yıllarında birkaç defa tutuklanmıştır. Ali Yakup Cenkçiler derslerini düzenli olarak camilerde ve talebelerinin evlerinde sürdürmüştür. Feyzullah Hacıbayriç’in de derslerine camii ve tekkelerde devam ettiği bilinmektedir. Belirli aralıklarla resmi kurumlarda da öğretmen olarak görev yapmışlardır. Ancak dönemin İlahiyat Fakülteleri ve Diyanet (Bosna için Riyaset) yapılanmalarında üst düzey vazife almamışlardır. Devlet kurumlarında düzenli olarak öğretici görevi almamalarının gerek farklı kesimlerden talebelere ders okutmalarında gerek de okuttukları derslerin içeriklerini belirlemede kendilerine önemli bir esneklik sağladığını söylemek mümkünüdür.Bu çalışma hatıratlara ve sözlü kaynaklara dayalı bir araştırmanın sonucudur. Ali Yakup Cenkçiler’in çalışmalarına dair kapsamlı bir araştırma bulunmamaktadır ancak talebelerinin anlatılarının yer aldığı derleme bir hatırat kitabı hazırlanmıştır. Derslerine katılan talebelerin birçoğu zaman içerisinde akademik çalışmalara yönelmiş ve üniversite bünyesinde görev almıştır. Derslerine katılmış olduğu halde hatırat kitabında yer almayan çok sayıda isim daha bulunmaktadır. Feyzullah Hacıbayriç hakkındaki kaynakların hemen hemen tamamı Boşnakçadır. Hayatı ve ilmî çalışmalarına dair akademik araştırmalar ortaya konmuştur ancak ne yazık ki talebeleri hakkında bir tetkik yapılmamıştır. Bu çalışmada yazılı kaynaklara ilaveten sözlü kaynaklara da müracaat edilmiştir. Her iki ismin de derslerine katılanlara dair henüz yeterince detaylı bir çalışma bulunmamaktadır. Bu açıdan gerek Ali Yakup Cenkçiler gerek de Feyzullah Hacıbayriç’in halen hayatta olan talebelerinin aktaracağı bilgiler üzerinde derinlemesine çalışma yapmak önem taşımaktadır.

Ali Yakup Cenkçiler, Feyzullah Hadzibajric and Re-Thinking Tradition After Madrasa

This article investigates the changing relationship among teacher, student and the text after the closure of madrasa in relation to modernizing social and political variables. Specifically, it focuses on the activities of Ali Yakup Cenkçiler and Fejzullah Hadzibajric. There are certain differences between Turkey and Yugoslavia in the fields of religious education and state-religion relations, yet the experiences of Ali Yakup Cenkçiler and Fejzullah Hadzibajric bear striking resemblances.  Turkey and Yugoslavia are the two countries where the Ottoman tradition prevailed over Islamic culture and institutional memory. Ali Yakup Cenkçiler and Fejzullah Hadzibajric were born in the Balkans during the 1910s and madrasas were still open in the region at that time. Both of them received madrasa education during the 1920s. Fejzullah Hadzibajric lived in Sarajevo, ran several courses and produced his works during the time of Tito’s Yugoslavia. He ran Masnawī classes and reached a large audience from different social background. Though he spent most of his life in Yugoslavia he paid visits to Turkey, Syria and Saudi Arabia. Whereas, Ali Yakup Cenkçiler was born and raised in Kosovo, but went to Egypt for higher education and completed his degree at al-Azhar University. After finishing his works in Egypt he did not return to Yugoslavia and moved to Turkey in 1957. He focused on Ihyā’ ‘ulūm al-dīn classes and spent nearly 20 years in teaching the same text. Despite difficult conditions of the time they sought to reach prominent scholars in the region. Both Cenkciler and Hadzibajric had a strong command in different languages, which helped them form connections with scholars, read classical texts and study manuscripts. They knew Turkish, Arabic, Persian, Bosnian and Albanian. It was also noteworthy that for a long period they worked in various libraries. Ali Yakup Cenkciler worked in a library in Cairo and Fejzullah Hadzibajric worked in Husrev Beg Library in Sarajevo. In that regard the texts they selected to study were obviously intentional choices. Their familiarity with the texts did not come from the training they received in the Theology Faculty but from the education they got outside the school. Both scholars were considered as the authority on Masnawī and Ihyā’. How they approached the transmission of Islamic knowledge in a secular context displays intriguing patterns. For instance, during the time Ali Yakup Cenckiler were running his courses there were only a limited number of students at Theology Faculties and Imam Hatip Schools. The content of education was under the control of the state. In Yugoslavia it was even harder for Muslims to receive religious education. The Tito regime did only allow one madrasa to operate and strictly controlled the content of education in this institution. In the meantime, the level of literacy and higher-education significantly increased in both countries. The followers of their courses were mainly university students in big cities, men of letters and middle class craftsmen. It is through the reading of texts of Cenkciler and Hadzibajric that made it possible for those groups to achieve the fundamentals of religious knowledge. It is also known that both scholars were in close contact with Sufi circles. Though both in Turkey and Yugoslavia Sufi lodges were officially not allowed to operate, the culture of Sufism was still very much alive. Fejzullah Hadzibajric was himself known to be attached to the Qādirī order. Through these channels they were able to extend their availability and strengthen connection with the traditional doctrine. Both Cenkciler and Hadzibajric avoided criticizing governments and official ideology openly. Instead they criticized certain practices. Despite this circumvention, Hadzibajric was arrested in the early years of the Tito regime. It is documented that Ali Yakup Cenkciler continued his courses at mosques and various houses and Fejzullah Hadzibajric was also known to have ran his courses in the mosques and the lodges. They periodically taught at official institutions but did not take higher posts at the Theology Faculties or the Diyanet/Riyaset institutions. The fact that they did not take permanent positions as instructor in state institutions made it possible for them to plan their own programs and reach the wider audience. This study relies on memoires, biographies and oral sources. There is still no comprehensive study on the works of Ali Yakup Cenkçiler, but we have an edited volume of memoires collected from his students. Many of his students have pursued scholarly career and joined the university. There are many other students who did not take part in the memoir book. Almost all of the sources on Fejzullah Hadzibajric are in the Bosnian language. We have scholarly research on his works and studies but there is no specific research on his students. In this regard an in-depth study of the oral sources on their lives and works will be a valuable contribution to the literature.

___

  • Ali, Muhammed. “Ataullah Kurtiş Efendi Yönetimindeki Meddah Medresesi”. Balkan Araştırmaları Dergisi. Cilt 2, Sayı 1, 2011. s. 85-106. Aruçi, Muhammed. “Cemaleddin Çauşeviç”, DİA. XXVIII, 447-448. ----------. “The Muslim Minority in Macedonia and Its Educational Institutions during the Inter-War Period”. Islam in Interwar Europe (ed. Nathalie Clayer and Eric Germain. London: Hurst, 2008). s. 344-361. Avdija, Fahri. “Kosova’da Din Eğitimi”, Balkanlarda Din Eğitimi. İstanbul: Ensar, 2016. s. 43-51. Babuna, Aydın. “Bosnian Muslims During the Cold War”. Religion and the Cold War: A Global Perspective (ed. Philip Emil Muehlenbeck). Teenesse: Vanderbilt, 2012. s.182-205. ----------. Bir Ulusun Doğuşu. İstanbul: Tarih Vakfı, 2000. Baklacıoğlu, Nurcan Özgür. Dış Politika ve Göç: Yugoslavya'dan Türkiye'ye Göçlerde Arnavutlar (1920-1990). İstanbul: Derin. 2010. Bandzovic, Safet.Bosnjjaci I Turska. Amos. Sarajevo. 2014. Beglerogic, Samir. “Fejzulah efendija Hadžibajrić – njegov život i borba za povratak tekija u okriljeIslamske zajednice”, Yüksek Lisans Tezi, Saraybosna Üniversitesi İlahiyat Fakültesi, 2004. ----------. “Nekoliko karakerističnih učenja rahmetli hadži šejha Fejzulaha-efendije Hadžibajrića: povodom dvadeset i pet godina od preseljenja na ahiret”; (http://www.znaci.com/tekstovi/nekoliko-karakeristicnih-ucenja-rahmetli-hadzi-sejha-fejzulaha-efendije-hadzibajrica) (Erişim, Nisan 2017) Bougarel, Xavier. “Farewell to the Ottoman Legacy: Islamic Reformism and Revivalism in Interwar Bosnia and Herzegovina”. Islam in Interwar Europe (ed. Nathalie Clayer and Eric Germain. London: Hurst, 2008). s. 313-348. ----------. Islam and Nationhood in Bosnia-Herzegovina: Surviving Empires London: Bloomsbury, 2018. Cambazov, İsmail. Medresetü’n-Nüvvab: Anılar, Belgeler.Sofya: Ahmed Davudoğlu Dostluk ve Kardeşlik Vakfı, 2005. Christian Axobe Nielsen. Making Yugoslavs: Identity in King Aleksandar's Yugoslavia. Toronto: University of Toronto Press, 2014. Clayer, Nathalie.“Behind the veil. The reform of Islam in interwar Albania or the search for a ‘modern’ and ‘European’ Islam”, Islam in Inter-War Europe, Hurst, 2008, s.128-155. Düzdağ, Ertuğrul (der.). Üstad Ali Ulvi Kurucu Hatıralar. I-IV. İstanbul: Kaynak, 2012. Frank Tachau. “The Republican People’s Party: 1945-1980”. Political Parties and Democracy in Turkey (ed. Jacob Landau, Metin Heper). London: Routledge, 1990. s. 99-107. Hadžibajrić, Fejzullah, “Merhum Hadži Mujaga Merhemić (1877. – 1959.) – Čuvar Ruzine Vaze”, Behar, 116, 2013. s. 14-18. Hadžišehović, Munavera. A Muslim Woman in Tito's Yugoslavia. Texas: Univerity of Texas Press, 2003. Jelavich, Barbara. History of the Balkans, Twentieth Century. Cambridge University Press. Cambridge. 1999. Kara, İsmail. “Din ile Devlet Arasında Sıkışmış Bir Kurum: Diyanet İşleri Başkanlığı”. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 18 (2000), s. 29-55. ----------. Şeyh Efendi’nin Rüyasındaki Türkiye. İstanbul: Dergâh, 2015. Karcic, Fikret. “Bosna Müslümanları Arasında Reisu’l-Ulema Müessesi”. BİSAV Divan, 1998, s. 27-35. ----------. “Bosnian Cultural Communication with the Muslim East during the 20th Century”. Balkanlarda İslam: Miadı Dolmayan Umut. Ankara: Tika, 2016. ----------. “The Reform and Sharia Courts and Islamic Law in Bosnia and Herzegovina, 1918-1941”. Islam in Interwar Europe (ed. Nathalie Clayer and Eric Germain. London: Hurst, 2008). s. 253-270. ----------. The Other European Muslims: A Bosnian Experience. Sarajevo: CNS, 2015. Karic, Enes. “Bosnian Muslims and Their Educational Dilemas in the Austria Hungarian Period”. Balkanlarda İslam: Miadı Dolmayan Umut. Cilt IV, Ankara: Tika, 2016. ----------. Contributions to Twentieth Century Islamic Thought in Bosnia and Herzegovina. Sarajevo: Kalem, 2011. Karpat, Kemal. Social Change and Politics in Turkey: A Structural-Historical Analysist. Leiden: Brill, 1973. ----------. Turkey's Politics: The Transition to a Multi-Party System. New Jersey: Princeton, 1959. Lampe, John. Yugoslavia as History: Twice There Was a Country, Cambridge: Cambridge University Press, 2000. Mardin, Şerif. Religion and Social Change in Modern Turkey: The Case of Bediuzzaman Said Nursi. New York: New York State University Press, 1989. ----------. Religion, Society, and Modernity in Turkey. New York: Syracuse University Press, 2006. Mekic, Sejad. A Muslim Reformist in Communist Yugoslavia: The Life and Thought of Husein Đozo. London: Routledge, 2016. Nielsen, Christian Axobe. Making Yugoslavs: Identity in King Aleksandar's Yugoslavia, University of Toronto Press, Toronto, 2014. Omerov, Mumin. “Makedonya’da Din Eğitimi”. Balkanlarda Din Eğitimi. İstanbul: Ensar, 2016, s. 17-33. Racius, Egdūnas, Antonina Zheli︠a︡zkova (ed.). Islamic Leadership in the European Lands of the Former Ottoman and Russian. Leiden: Brill, 2018. Sadak, Bekir. “Biz Oralarda Kalmalıydık”, Hilal, Mart 1990. s. 15. Silverstein, Brain. “Disciplines of Presence in Modern Turkey: Discourse, Companionship, and the Mass Mediation of Islamic Practice”. Cultural Anthropology. Vol. 23, Issue: 1, 2008. s. 118-153. Traljic, Mahmud. “Feyzullah Hacıbayriç”, DİA, XIV, s. 499-500. ----------. Istaknuti Bošnjaci. Sarajevo: El-Kalem, 1998. Tunçay, Mete. Türkiye’de Tek-Parti Yönetimi'nin Kurulması (1923-1931). Ankara: Yurt Yayınları, 1981. Yılmaz, Necdet (der.). Ali Yakup Cenkçiler: Hatıra Kitabı. İstanbul: Darülhadis, 2005.