NEF’Î VE NEDÎM’İN ŞİİRLERİNDE ŞÛHLUK

Klasik Türk şiirinin en yaygın nazım şekli olan gazel, işlediği konular ve şairlerin bu konuları ele alış tarzı göz önünde bulundurularak başına “âşıkâne, rindâne, sûfîyâne, hakîmâne” gibi sıfatlar almıştır. Buna göre kadın ve aşkın güzelliklerinin, zarif ve çapkın bir tarzda anlatıldığı gazeller “şûhâne gazel” adıyla anılmakta olup bu tarzın en önemli temsilcisi olarak ise Nedim (1681-1730) kabul edilmektedir. Klasik Türk şiirinin tarihî seyri içerisinde vücuda getirilmiş divanlar incelendiğinde Nedim’den önce Bâkî (1526-1600), Şeyhülislâm Yahyâ (1561-1644) ve Nef’î (1572? -1635) gibi başka şairlerin de şûhâne tarzda beyitler söylediğini görmek mümkündür. Fakat Dîvân’ında doğrudan bu tarzın ismini zikrederek Sultan Osman’a sunduğu kasidenin bir beytinde, cihana “şuh tarzı” öğretmiş olmakla övünen Nef’î’deki şuhluk, bu tarzın en mühim temsilcisi kabul edilen Nedim’e göre farklılık arz etmektedir. Bu çalışmada, Nef’î ve Nedîm’in şiirlerinden hareketle şûhluğun söz konusu iki şair tarafından nasıl algılandığı ve işlendiği mukayese edilerek değerlendirilmeye çalışılacaktır.

ŞUHANE GENRE IN NEF’I AND NEDIM’S POEMS

Based on their subject matter and how its handled by the poet, lyric as the best poetic expression in classical Turkish poetry are termed as “aşıkane, rindane, sufiyane, hakimane”. Şuhane, which may be regarded as the Turkish equivalent of love sonnets that express the beauty of women and poet’s devotion to them in an elegant and licentious manner, is accepted to be composed in the most distinguishably by Nedim (1681-1730).An analysis of the collections -the dewans- composed during the historical process of classical Turkish poetry would provide the conclusion that other poets before Nedim, such as Baki (1526-1600), Şeyhulislam Yahya (1561-1644), and Nefi (1572? -1635), composed couplets in şuhane genre as well. However, using the title of the genre in his dewan and boasting how he taught şuhane to the world in one couplet of his ode presented to Sultan Osman, Nefi uses a different approach compared to Nedim, who is regarded as the most significant forerunner of the genre. This study aims to compare and contrast how Nefi and Nedim perceive and treat şuhane genre based on their poems.

___

  • Akkuş, Metin. (1993), Nef’î Divanı, Akçağ Yayınları, Ankara.
  • Akün, Ömer Faruk. (2014), Divan Edebiyatı, İSAM Yayınları, Ankara.
  • Erkal, Abdulkadir. (2009), “Divan Şiirinde Şebistân-ı Hayâl Tarzı Üzerine”, A.Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, S. 41, Erzurum s. 35-45.
  • İpek, Abdulmuttalip. (2013), Nedim’in Sanatı Üzerine Bir Tahlil Denemesi, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayımlanmamış Doktora Tezi, Elazığ.
  • İpek, Abdulmuttalip. (2016), “Nedim Şahsında Şûhâne Tarz Üzerine Bazı Değerlendirmeler”, Hikmet-Akademik Edebiyat Dergisi (Prof. Dr. Mine Mengi Özel Sayısı), Yıl 2, S. 5, s. 154-163.
  • Kılıç, Filiz. (1998), XVII. Yüzyıl Tezkirelerinde Şair ve Eser Üzerine Değerlendirmeler, Akçağ Yayınları, Ankara.
  • Macit, Muhsin. (1997), Nedîm Divanı, Akçağ Yayınları, Ankara.
  • Mazıoğlu, Hasibe. (1988), Nedim, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Ankara.
  • Mengi, Mine. (2000), “Divan Şiiri ve Bikr-i Mana”, Divan Şiiri Yazıları, Akçağ Yayınları, Ankara, s. 22-29.
  • Mermer, Ahmet, Koç Keskin, Neslihan. (2005), Eski Türk Edebiyatı Terimleri Sözlüğü, Akçağ Yayınları, Ankara. Muhyiddin. (1335), Yeni Edebiyat, İstanbul.
  • Namık Kemâl. (1909), “Edebiyât Hakkında Ba‘zı Mülâhazât”, Makâlât-ı Siyasiye ve Edebiye, Selanik Matbaası, İstanbul.
  • Ocak, Tulga. (2002), “XVII. Yüzyıl Şairi Nef’î ve Kaside”, Türkbilig, S. 3, s. 63-82.
  • Ünver, İsmail. (1991), “Övgü ve Yergi Şairi Nef’î”, Ölümünün Üçyüzellinci Yılında Nef’î, Atatürk Kültür Merkezi Yayınları, Ankara, s. 45-78.