Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama Tabanında Çankırı Merkez İlçesinin Erozyon Risk Analizi

Erozyon, yeryüzündeki verimli toprak katının birtakım fiziki coğrafya değişkenlerine ve bunların etkilerine bağlı olarak süpürülmesi durumuna denir. Toprak yüzeyindeki süpürülme durumu doğal nedenlere bağlı olarak gelişebildiği gibi antropojenik etkilere bağlı olarak da yaşanmaktadır. Bu çalışmada Çankırı merkez ilçesinin erozyon risk durumu coğrafi bilgi sistemleri ve uzaktan algılama tabanında ağırlıklı çakıştırma yöntemiyle analiz edilmiştir. Yapılan analiz sonucunda elde edilen bulgular, tablolar ve haritalar yardımıyla açıklanıp yorumlanmıştır. Elde edilen bulgulara göre, Çankırı merkez ilçesindeki toprakların büyük çoğunluğu orta (%70,1) ve yüksek (%22,9) erozyon sınıfında yer almaktadır. Özellikle araştırma sahasının yarı kurak iklim özelliğine sahip olması, erozyondan koruyucu örtü olan bitki örtüsünden yoksun, eğimli, çıplak ya da mevsimlik değişen örtü üzerinde gelişen yüzeylerin hâkim olmasına ve buna bağlı olarak bu alanlardaki toprakların erozyon riski bakımından yüksek riskler taşımasına neden olmuştur. Araştırma sahasındaki erozyon riskini en aza indirmek için sahanın fiziki coğrafyasına uygun reel ve sürdürebilir planlamaların yapılması gerekmektedir.

Erosion Risk Analysis of Çankırı Central District on the Basis of Geographical Information Systems and Remote Sensing

Erosion is the scavenging of the fertile soil surface on the earth depending on some physical geography variables and their effects. The scavenging situation on the soil surface develops due to natural causes as well as due to anthropogenic effects. In this study, the erosion risk situation of Çankırı central district was analyzed on the basis of remote sensing and geographic information systems by weighted overlay method. The findings obtained as a result of the analysis were explained and interpreted with the help of tables and maps. According to the findings, most of the soils in Çankırı Central District are in the medium (70.1%) and high (22.9%) erosion class. In particular, the semi-arid climate of the research area has led to the dominance of surfaces that develop on slopes, bare or seasonally changing cover, devoid of vegetation, which is a protective cover from erosion, and accordingly, the soils in these areas carry high risks in terms of erosion risk. In order to minimize the erosion risk in the research area, it is necessary to make real and sustainable plans suitable for the physical geography of the area..

___

Coğrafi Bilimler Dergisi-Cover
  • ISSN: 1303-5851
  • Yayın Aralığı: Yılda 2 Sayı
  • Başlangıç: 2003
  • Yayıncı: Ankara Üniversitesi Türkiye Coğrafyası Araştırma ve Uygulama Merkezi