Türkiye’de Enerji Güvenliği ile Dış Ticaretin Dış Politika Oluşum Sürecine Etkileri

Devletler dış politikalarını belirlerken, kendi ihtiyaçlarını dikkate almak zorundadır. Bu bağlamda, makalenin varsayımı, Türkiye’nin enerji ihtiyacı ile dış ticaret verilerinin, dış politika oluşum sürecine doğrudan etkide bulunduğudur. 1923 yılından günümüze kadar ithalat/ihracat ile petrol ve doğal gaz üretim ve tüketim verileri incelendiğinde, Türkiye’nin bu alanlarda dışarıya karşı bağımlı olduğu ve bu bağımlılığında her geçen gün arttığını söyleyebiliriz. Yine 1923’ten günümüze kadar kurulan hükümetlerin programlarına ve Atatürk’ün 1938’e kadar yaptığı konuşmalara baktığımızda, dış politika konusunda, hükümetlerin 18 faktör – siyasi ilişkiler, askeri ilişkiler, uluslararası siyasi yapı, ekonomik ve ticari ilişkiler gibi – üzerinde durduğunu görüyoruz. Yapılan karşılaştırma neticesinde, hükümetlerin, ihtiyaçlara rağmen, dış politika konusunda önceliği, gerçekçi okula uygun olarak, siyasi, askeri ve güvenlik konularına verdiğini görüyoruz. Her ne kadar son zamanlarda artan enerji ihtiyacı nedeniyle, enerji güvenliği konusuna vurgu yapılsa da, Türk karar vericileri, Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi, Orta Asya enerji havzasını ve artan uluslararası ticari faaliyetleri, jeostratejik önem açısından ele almakta ve değerlendirmektedir.

When states formulate their foreign policies, they have to take into account their domestic needs. In this connection, the essay argues that Turkey’s energy demand and its import/export variables directly affect its foreign policy making process. When statistical variables of the Turkey’s oil and natural gas consumptions and productions as well as its export/import values since 1923 have been analyzed, it is open that Turkey is absolutely dependent upon the external sources and other countries. Again in their programmes, they have indicated 18 foreign policy factors, including political relations, military relations, international political system, economic and commercial relations, etc.. As a result despite the Turkey’s dependency, the Turkish officials gave given priority to the political, military and security issues in favor of the realist approach. Although after the collapse of former Soviet Union they have frequently mentioned Turkey’s increasing energy demand, they have viewed the Caspian Sea region as a factor that will make positive contribution to the Turkey’s geostrategic importance rather than supplying its energy demands.