İSTİNAF MAHKEMELERİNİN YENİDEN KARAR VERMEKTEN KAÇINMASININ YARATTIĞI SORUNLAR ÜZERİNE
Bilindiği gibi (yeni) Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nda, “istinaf”, ilk derece mahkemesi kararlarının hukuksal denetimi konusunda yeni bir yasa yolu olarak öngörülmüştür. Her ne kadar HMK 01.11.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, istinaf sisteminin fiziksel altyapısının hazırlanmasının gecikeceği anlaşıldığından, HMK’nın geçici 3.maddesi ile, istinaf mahkemeleri göreve başlayıncaya kadar, eski usul yasası Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) temyize ilişkin hükümlerinin uygulanmaya devam edeceği hükme bağlanmıştır. İstinaf mahkemelerinin kurulması ve göreve başlaması 20.07.2016 tarihini bulmuş, bu tarihten itibaren de ülkemiz yargı ve hukuk sistemi, istinaf yasa yolunun pratiğini yaşamaya başlamıştır.
Yine bilindiği gibi, istinaf yasa yolunun, yurttaşların yargıya güvenlerinin azalmasında önemli etkenlerden olan yargının yavaş işlemesi sorununa çözüm getireceği yönündeki 1990’ların sonundan itibaren yoğunlaşan söylem önemli bir beklenti yaratmış; istinaf yasa yolu, ülkemizde kangren haline gelmiş davaların uzaması, adaletin gecikmesine önemli bir çözüm olduğu iddiası ile yargı sistemimize getirilmiştir. Ayrıca istinaf yasa yolunun, temyiz aşamasındaki iş yoğunluğunu azaltarak, Yargıtay’ı gerçek işlevi olan “içtihat mahkemesi” konumuna taşımak, gerçek bir temyiz mahkemesi olmasını sağlamak gibi iddialı bir gerekçesi daha vardır.
Ama deyim yerindeyse “evdeki hesap, çarşıya uymamış”, aslında uygulamayı bilenlerin beklediği olmuş, istinaf yasa yolu, hukuk yargılamasını hızlandırmak şöyle dursun, daha da uzatan ve yavaşlatan bir sonuç yaratmaya başlamış, hukuk sistemimizde yeni bir sorun yaratmak dışında pek bir işlevi olmamıştır. Bu örnek bir daha gösterdi ki; hukuk ve yargı sistemimizdeki temel sorun fiziksel altyapıdan daha çok, zihinsel altyapının ve bakış açısının değiştirilmesinden ve geliştirilmesinden geçmektedir. Zihinsel altyapının ve bakış açısının değiştirilmesi ise, sadece hukuksal yöntemlerle sağlanamayacak, çok etkenli epeyce karmaşık bir konudur.
___
- Akil, Cenk. “Bir İstinaf Sebebi Olarak HMK m. 353/1-a-6 Üzerine Değerlendirme.” TAAD 11, no. 38 (Nisan 2019): 1-17.
- Akkaya, Tolga. “İstinaf İncelemesi Sonunda İlk Derece Kararının Kaldırılması ve Dosyanın İlk Derece Mahkemesine Gönderilmesi.” MİHBİR Türk Medeni Usul ve İcra İflas Hukukçular Birliği,15. Toplantı (6-7 Ekim 2017/Antalya), (Ankara 2018), 115-181.
- Aydemir, Dilek. “HMK m.353/1-a(6) Gerekçesi İle Dosyanın İlk Derece Mahkemesine İadesi Halinde Daha Önce İstinaf Sebebi Yapılmayan Karar Kısımlarının Hukuki Durumu.” İlamat Torbası İstinaf Mahkemesi Karar İncelemeleri II, ed. Ali Cem Budak ve Varol Karaaslan, 43-88. İstanbul: Filiz Kitabevi, 2021.
- Deren Yıldırım, Nevhis. “İstinafa Başvuru Şartları.” MİHBİR Türk Medeni Usul ve İcra İflas Hukukçular Birliği,15. Toplantı (6-7 Ekim 2017/Antalya), (Ankara 2018).
- Ermenek, İbrahim. “İstinaf Kanun Yolu ve Bölge Adliye Mahkemesinin İnceleme Sınırlarının Kapsamı.” www.izmirbarosu.org.tr, Erişim tarihi Nisan 2023
- Karabel, Emine Gökçe. “Kesin Olarak Verilen İstinaf Kararı Temyiz Edilebilir mi?.” İlamat Torbası İstinaf Mahkemesi Karar İncelemeleri, ed. Ali Cem Budak ve Varol Karaaslan, 57-72. İstanbul: Filiz Kitabevi, 2020.
- Karabel, Elif Gökçe. “İki Tarafın Da Hükmü İstinaf Etmesi Halinde Aleyhe Hüküm Kurma Yasağı Uygulanır mı?.” İlamat Torbası İstinaf Mahkemesi Karar İncelemeleri II, ed. Ali Cem Budak ve Varol Karaaslan, 115-136. İstanbul: Filiz Kitabevi, 2021.
- Özekes, Muhammet ve Nilüfer Boran Güneysu. Deliller ve Hüküm Eksikliği Yönünden İstinaf İncelemesi ve Kararı (HMK m.353/1-a-6). İstanbul: Oniki Levha, 2021.
- Pekcanıtez, Hakan, Oğuz Atalay ve Muhammet Özekes. Medeni Usul Hukuk Ders Kitabı. 6. Baskı, İstanbul: Vedat Kitapçılık, 2018.
- Yardımcı, Taner Emre. “İstinaf Mahkemesi Hukuk Dairelerinin İspat Faaliyetine Dair Bazı Güncel Kararlarının Değerlendirilmesi.” İlamat Torbası İstinaf Mahkemesi Karar İncelemeleri, ed. Ali Cem
Budak ve Varol Karaaslan. 83-91. İstanbul: Filiz Kitabevi, 2020.