DÜNYA TİCARET ÖRGÜTÜ KAPSAMINDA ANLAŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜ: TÜRKİYE TECRÜBESİ

İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde, uluslararası finansal piyasalar ve dış ticaret işlemlerinde liberalizasyonun milletlerin refah seviyesini artıracağı yönündeki yaklaşımlar yaygınlaşmıştır. Bu görüş kapsamında, ABD önderliğinde milletler üstü kuruluşlar kurulmak suretiyle ülkeler arasında parasal ve ticari ilişkilerin kurallara bağlanması ve ülkelerin ekonomik gelişmelerinin desteklenmesi amaçlanmıştır. Uluslar arası serbest ticaret prensiplerini belirleyen anlaşmalar bütünü 1995 yılında Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) kurulması ile, özellikle uygulamada oluşabilecek anlaşmazlıkların çözümüne genel mutabakat sağlanan bir yapıya kavuşulmuştur.Türkiye 1951 yılında onay verdiği GTTA sürecine 1953 yılında dahil olmuş ve DTÖ’nün kurulduğu tarih olan 1995’de de bu örgüte üye olmuştur.DTÖ’ne üyeliğin önemli sonuçlarından biri dış ticaretle ilgili ülkeler arasındaki görüş ayrılıkları ve uygulama farklılıkları sebebiyle doğabilecek anlaşmazlıkların çözümünde taraf olmaktır. Bu çalışmada, Türkiye’nin savunma pozisyonunda kaldığı anlaşmazlık durumları, konu edilen GTTA maddeleri verilmek suretiyle özetlenmiş, anlaşmazlıkların çözümlenme şekilleri de açıklanarak gelecekte karşılaşılabilecek benzer durumlara dikkat çekilmiştir.

THE DISPUTE SETTLEMENT UNDER THE WTO: EXPERIENCE OF TURKEY

After the World War II, the thought that the liberalization in the international financial markets and foreign trade will increase the wealth of the nations was widespread. Under this approach, several international organizations were established, leaded by the US with the aim of ruling the monetary and trade–related transactions and improving the economical development of nations. The agreements governing the free international trade relations gained an mutually agreed structure especially in the cases of applications and dispute settlement after the establishment of World Trade Organization in 1995. Turkey accepted GATT in 1951 and formally included in 1953 and has been a member to WTO since its establishment in 1995. One of the important consequences of the membership to WTO is to take part in the dispute settlement process in case of the discrepancies and differences in applications. In this Study, the cases in which Turkey was on the offensive side in the disputes, as detailed by the principles as defined by the GATT and the settlement of these disputes will be elaborated in order to take attention to the similar future disputes.