HÜSN Ü AŞK’TA GECE VE KIŞ TASVİRİ

Klasik şiirimizin son büyük ustası Şeyh Gâlib’in şaheseri “Hüsn ü Aşk” adlı mesnevisinin bir bölümünü edebî tasvir açısından incelemek, hakkında çok fazla çalışma bulunan bir mevzuyu tetkik etmek hem zor hem de kolaydır. Nasıl ki, Divan şiirimizin anlam ve yorum kapısı hâlâ kapanmış değilse Hüsn ü Aşk kalesinin fethi de kimseye müyesser değildir. Bütün sanat eserlerinde, özellikle de edebî eserlerde olduğu gibi, en fazla da Divan şiiri, tabiatıyla Hüsn ü Aşk her okunuşta ve her incelemede yeni manalarla zenginleşecektir. Mana’ş-şi‘r fî batni’ş-şâ‘ir (Şiirin manası, şairin karnındadır.) sözü icabı sanatkârla onun eserini okuyan ve yorumlayan arasındaki uçurum ne kadar daralsa da her zaman var olacaktır. Bu yüzdendir ki, geçmiş yüzyıllardan beri pek çok sanat eseri her defasında yeniden tahlil ediliyor ve yeni tetkiklere ulaşılıyor. Biz de bu makalede Şeyh Gâlib’in bahsini ettiğimiz eserinde bir nebze olsun kış ve gece tasvirini irdelemeye çalıştık. Evvela Hüsn ü Aşk hikâyesinin kısa bir özetini verdikten sonra asıl mevzuya; yani Hüsn ü Aşk’taki Gece ve Kış tasvirini açıklamaya örnek beyitler vasıtasıyla vermeye gayret ettik

NIGHT AND WINTER DESCRIPTION IN HUSN U ASHQ

To examine a masterpiece such as “Husn u Ashq” of Seyh Gâlib, who was the last great master of our classical poetry, from the point of literary description and to analyze a topic on which a great deal studies have been made, is challenging but at the same time a difficult task. As the meaning and interpretation of our Diwan Poetry is still accessible, Husn u Ashq remains also untouched and thus needs to be unveiled. It is a fact that all works of art and particularly the literary ones become enriched by new meanings in each time one reads them. It is quite natural that Husn Ashq would gain new meanings throughout an analysis as such. Even though the gap between the artist and his readers or interpreters becomes narrow, it would continue to exist as the following saying implies: “the meaning of a poem resides inside the poet” (Mana al-sh’ir fî batn al-shaîr). As a matter of fact, many pieces of art have been re-assessed and new findings have been acquired