TÜRKİYE'NİN SİYASAL ORTAMINDA ÖZERKLİK KAVRAMI VE TRT KURUMUNUN ÖZERKLİK DÖNEMİ (1964-1972)

1920'li yıllardan itibaren dünya ve Türkiye yeni bir kitle iletişim aracıyla tanışmıştır. Yeni olduğu kadar etkili ve güçlü olan bu kitle iletişim aracı radyodur. Özellikle II. Dünya Savaşı'nda etkisini ve gücünü ortaya koyan radyo, herkesin olduğu gibi siyasal iktidarların, baskı gruplarının vs. ilgi odağı olmuştur.  Türkiye, bu etkili kitle iletişim aracını kullanmaya başlamak konusunda, öncü ülkelere oranla çok geç kalmamıştır. 1927 yılından itibaren ülkemizde de radyo yayını yapılmaya başlanmıştır. Türkiye'nin siyasal ortamında radyo daima önemli bir rol oynamış, özellikle, çok partili hayata geçiş döneminde, üzerinde çok büyük tartışmalar yaşanmıştır. 27 Mayıs 1960 Devrimi'nin ardından hazırlanan 1961 Anayasası ile bazı kurumlara özerklik tanınmış, böylece siyasal iktidarların etki ve baskısından uzak tutulmaya çalışılmıştır. Özerklik verilen kurumlardan birisi de TRT Kurumu olmuştur. Özerk TRT Kurumu 1964 yılında faaliyetlerine başlamış, özerkliğini fiilen 12 Mart 1971 muhtırasına kadar, yasal olarak da Şubat 1972 yılına kadar sürdürmüştür. Bu dönem, Türkiye'nin siyasal ortamıyla birlikte, TRT'nin gelişimi bakımdan çok özel bir öneme sahiptir. Bu çalışmada, özerk TRT kurumunun, 7 yıl boyunca ortaya koyduğu gelişme ele alınmış, Türkiye'nin bu dönemdeki siyasal ortamı da göz önünde tutularak, TRT'nin özerkliği konusunda yaşanan tartışmalar incelenmiştir. Siyasi partilerin, ulusal gazetelerin tutumlarının yanı sıra, TRT'nin kendi iç tutumu da incelenerek, TRT'nin yıpranma ve özerkliğinin kaldırılma sürecinde yaşananlar ortaya konulmuştur.