KİTAP İNCELEMESİ: Fuad ALESKEROV, Hasan ERSEL ve Yavuz SABUNCU (2010), SEÇİMDEN KOALİSYONA: Siyasal Karar Alma, İkinci Baskı, Efil Yayınevi, Ankara (Birinci Basım: Yapı Kredi Yayınları, 1999).

“halkoylaması” ve “seçimler” gibi temel siyasal karar alma yöntemleri tanımlanıyor. Karar alma sorunu açısından “siyaset”i “bir insan grubunun kolektif karar alma süreçlerinden birisi” olarak tanımlayan yazarlar, kitabın bütününde siyasetin alanını devletle sınırlı tutmayan ve bir insan grubunun söz konusu olduğu her alana (şirketler, sivil toplum kuruluşları vs.) genişleten bir yaklaşımı benimsenmiş oluyorlar. Bu yaklaşımla kitaba sadece siyaset bilimi ile uğraşanların değil; iktisat, işletme, uluslararası ilişkiler gibi farklı disiplinlerde kolektif karar alma mekanizmalarını ve güç dengelerinin oluşumunu anlamaya çalışan herkesin ilgisini çekebilecek bir yapı kazandırılmış oluyor. Kitapta, “demokratik sistem” özünde “toplumsal tercihlere ancak bireysel tercihlerden hareketle varılabileceği ilkesine göre işleyen bir sistem” olarak tanımlanıyor. Bu tanımlamadan hareketle “Mükemmel Bir Toplumsal Karar Alma Yöntemi Olabilir mi?” adı verilen ikinci bölümde toplumsal tercihlerin yapılabilmesi için tüm ilgililerin (vatandaşlar, hemşeriler, komite üyeleri vs.) doğrudan (halkoylaması) ya da dolaylı (seçim) biçimde açıkladığı tercihlerine dayanılarak toplumsal tercihlerin nasıl belirleneceğine ilişkin yöntemler tarihsel bir perspektifle açıklanıyor. Bu amaçla kullanılan bütüncülleştirme kuralları ya da oylama yöntemleri sistemin nasıl işleyeceğini belirlediğinden, söz konusu mekanizmalar ve özellikleri siyasal sistemi ve demokrasinin gelişimini yorumlamak açısından yararlı araçlar sunuyor. Bu çerçevede, bireysel tercihlere saygılı olma koşulunu sağlayan, tutarlı bir toplumsal karar alma kuralı bulunamayacağını gösteren Kenneth J. Arrow’un, kendi adıyla da bilinen ünlü “olanaksızlık teoremi” ve hem liberal hem de çoğunluğa saygılı olunmasının olanaksız olduğunu gösteren Amartya K. Sen’in “liberal karşıtlamı (paradoksu)” tanıtılıyor. Bölümde özetle, her konuda uygulanabilen ve herkes için doyurucu olabilecek bir toplumsal karar kuralının olamayacağına ilişkin sonuçlar açıklanarak, bu durumun doğurduğu karar kuralları zenginliğine dikkat çekiliyor. Mükemmel bir oylama yönteminin olamayacağı sonucunun, toplumsal karar alabilmek için bireylerin tercihlerinin göz önüne alınmaması ya da oylama yönteminden vazgeçilmesine değil, zaman içerisinde farklı araştırmacıların belli amaçlar için uygun karar kurallarının türetilmesi çalışmalarına hız vermesine yol açtığı vurgulanıyor. Bu noktadan hareketle kişisel tercihlere dayanılarak toplumsal karar alma yollarına ulaşmada ünlü düşünür, matematikçi, siyaset bilimci ve filozofların katkılarına tarihten örnekler veriliyor. Bölümün sonunda bir oylama sisteminde, oy verenlerin sonucu lehlerine çevirmeye yönelik olarak stratejik davranışlar sergileyebileceklerini ortaya koyan ve oy verenlerin işbirliği yapmamalarından kaynaklanabilecek sorunları inceleyen kuramlar tanıtılıyor. Bölümün eklerinde ise farklı karar kurallarının ve oylama sistemlerinin arkasındaki ana fikirler ve matematiksel alt yapı olabildiğince basit bir biçimde ifade edilerek, ilk

KİTAP İNCELEMESİ: Fuad ALESKEROV, Hasan ERSEL ve Yavuz SABUNCU (2010), SEÇİMDEN KOALİSYONA: Siyasal Karar Alma, İkinci Baskı, Efil Yayınevi, Ankara (Birinci Basım: Yapı Kredi Yayınları, 1999).