NEO-LİBERAL DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE TÜRKİYE'DE DEVLET TOPLUM İLİŞKİLERİ, TOPLUMSAL SINIF MERKEZLİ BİR YAKLAŞIM

Türkiye kapitalizmi 1977 yılı itibariyle girmiş olduğu bunalım sürecinden, aynı dönemde dünyadaki bir çok ülkede olduğu gibi, yeni sağ politikaların rehberliğinde çıkmayı denemiştir. 1980 yılından itibaren Türkiye de yeni sağ teorik - politik perspektifin önderliğinde bir yeniden yapılanma sürecine girilmiştir. 1980 ile birlikte gündeme gelen politikalar, Türkiye'de İkinci Dünya Savaşı sonrasında, dünya ekonomisi ile paralel bir şekilde yaşanan uzun genişleme sürecinin 70'lerin sonu itibariyle tıkanması sonucunda yeni bir birikim biçiminin inşası ve krizden çıkış için çare olarak düşünülmüştür. Bilindiği gibi aynı dönemde gelişmiş kapitalist ülkelerde de ikinci dünya savaşı sonrasındaki Keynesci genişleme süreci sona ermiş ve 70'lerin ortalarından itibaren merkez kapitalist ülkelerde de "Keynesci refah devletinin krizin"den çıkış için Neo-liberal politikalar gündeme gelmişti. Bu süreçte yeni sağ politikaların ideolojik hakimiyetinin tesisine yönelik olarak hem dünyada hem de Türkiye'de bazı teorik-politik yaklaşımlar ön plana çıkmıştır. Bu yaklaşımlardan bazıları yeni sağ perspektifin doğrudan desteklenmesi ve bu perspektifin teorik arka planının inşası amacına yönelikti.Fakat bu süreçte doğrudan yeni sağ perspektifin desteklenmesi gibi bir kaygıları olmamakla birlikte dile getirdikleri tezlerle dolaylı olarak yeni sağ cereyanın değirmenine su taşıyan yaklaşımlarda gündeme gelmiştir. Bu çalışmada bu tarihsel eksende gündeme getirilen ve zaman içinde hegemonik bir söylem haline gelen,sivil toplum devlet ayrımı öncülünü temel alarak analiz yapan, bu süreçte yaşanan toplumsal ve ekonomik bunalımlar da devletin belirleyici rolüne vurgu yapan, yeni sağ ve devlet merkezli yaklaşımlar eleştirel bir gözle incelenecektir.Çalışmada yeni sağ dönüşüm sürecinde Türkiye'de devlet biçiminin analizi açısından devlet merkezli ve yeni sağ yaklaşımların ikna edici teorik perspektifler olmadığı ileri sürülerek, Türkiye'de devlet biçiminin analizi ve yaşanan toplumsal ekonomik bunalımın nedenlerinin sağlıklı bir şekilde kavranabilmesi için toplumsal sınıf merkezli bir analizin daha fazla açıklama gücü taşıdığı tezi ileri sürülecektir.Bu çerçeve de çalışmada devletin toplumun üzerinde,ondan ayrı ve nötr bir aygıt olarak kavranması yerine devletin toplumsal ilişkiler, çelişkiler ve mücadelelerin karmaşık ilişkileri içine gömüıü olduğu ve toplumsal ilişki ve mücadeleler ile devlet arasında dinamik bir karşılıklı belirlenme ilişkisinin mevcut olduğu fikrinin hem Türkiye'de bunalımın nedenlerinin sağlıklı kavranabilmesi hem de Türkiye'de Neo-liberal süreçte ortaya çıkan anti demokratik devlet biçiminin analizi açısından daha yararlı bir çerçeve sağladığı fikri ileri sürülecektir. Bu bağlamda çalışmada önce bunalım ve devlet sorunsallarına; devletin özerkliğine, sivil toplumdan ayrılığına veya güçlü devlet geleneğine vurgu yaparak yaklaşan ve neticede açık veya örtük olarak minimal devletin tesisi ile güçlü devlet geleneğinin aşılması fikirlerine teorik-politik destek olan yeni sağ ve devlet - merkezli yaklaşımların genel karakteristikleri eleştirel bir yaklaşımla ortaya koyulacaktır. Yazıda daha sonra Türkiye toplumunda bunalımın nedenleri ile anti demokratik devlet biçiminin toplumsal kökenlerinin anlaşılması açısından ve Türkiye' de devletin krizi ve sergilediği irrasyonalitenin kavranması, siyasette egemen olan politik tutumların(devletin küçülmesi, dışa açılma, AB'ne entegrasyon gibi) toplumsal ve sınıfsal bağlantılarının anlaşılması açısından daha tatmin edici bir perspektif sağlayan toplumsal sınıf merkezli devlet analizi, yakın dönem Türkiye tarihinden sunulan deliller ile geliştirilecektir.
Anahtar Kelimeler:

xx

NEO-LİBERAL DÖNÜŞÜM SÜRECİNDE TÜRKİYE'DE DEVLET TOPLUM İLİŞKİLERİ, TOPLUMSAL SINIF MERKEZLİ BİR YAKLAŞIM

-
Keywords:

-,

___

  • -