Kamusal faaliyetlerin belirlenmesi hususunda kollektif karar alma sürecini ifade eden katılımcı demokrasinin anahtarı olarak katılımcı bütçeleme yaklaşımı ortaya atılmıştır. Kamu hizmetlerinin ve kamusal harcamaların vatandaşların tercih ve öncelikleri doğrultusunda belirlenmesi işlemine katılımcı bütçeleme denilmektedir. Bu yaklaşım sayesinde vatandaşlar yerel yönetimler tarafından sunulan hizmetleri kendi tercihleri ve çıkarları çerçevesinde şekillendirme gücüne sahiptirler. Ilk defa 1989 yılında Brezilya’nın Porto Alegre kentinde uygulamaya koyulan katılımcı bütçeleme yaklaşımı ilerleyen yıllarda Brezilya sınırlarını aşarak önce Latin Amerika’ya sonra Avrupa, Asya ve Afrika’ya yayılarak gelişimini sürdürmüştür.

Participatory budgeting approach has been proposed as a key to participatory democracy, which expresses the collective decision-making process in determining public activities. Determination of public services and public spending in line with citizens' preferences and priorities is called participatory budgeting. By this approach, citizens have the ability to shape the services offered by local governments within their own preferences and interests. The participatory budgeting approach first put into practice in Porto Alegre, Brazil in 1989, continued its development in the following years, spreading across Brazil to Latin America, then to Europe, Asia and Africa.