TÜRK HALK MÜZİĞİMİZDE TOPLU ÇALMA SÖYLEME GELENEĞİ

Geleneksel Türk halk müziğinin en önemli niteliklerinden birisi, toplumun tarihsel birikimini de barındırıyor olmasıdır. Bu bakımdan halk müziği ürünleri, sanatsal ve sosyolojik nitelikleri yanında tarihsel içerikleri bakımından da önem taşımaktadır. İcra ise Türk halk müziğinin kolektif niteliğini yansıtan temel özelliklerden birini oluşturmaktadır. Bu bakımdan halk müziği ürünlerine eğilirken hem bunların müzikal özelliklerine doğru analiz etmek, kaynaklarını tarihsel kanıtlarıyla birlikte değerlendirmek hem de seslendirildikleri, dinleyici ile buluşturuldukları mekan ve imkanlar bakımından özelliklerini birlikte değerlendirmek gerekir. Halk müziği ürünlerinin belgesel; bölge içerisinde de daha yerel ayrıcalıklar taşıyan çalma-söyleme özellikleri olması gerçeği unutulmadan, genel olarak bakıldığında bu ürünlerin yapısal ve işleyiş olarak bir bütünlük gösterdiğini göz önünde bulundurmak, bu eserlerin daha doğru ve derinlemesine anlaşılması bakımından önemlidir. Halk müziğimiz, geleneksel yapısına uygun olmayan yanlış icra ve uygulamalar nedeniyle geleneksel ortamından çıkartılarak farklı ortamlara taşınmak suretiyle sanatsal çizgisinden uzaklaştırılmış, eğlence müziği haline dönüştürülmüştür. Geleneğimizde olmayan koro kavramı nedeniyle türküler dinamik yapısını yitirmeye başlayarak geçmişte var olan ve bugün çeşitli vesilelerle, oluşumlarla varlığını farklı isimlerde sürdürmeye çalışan “Toplu Çalma-Söyleme Geleneği” bu geleneği sürdürmeye çalışan mahalli sanatçılarıyla, geleneksel icra ortamlarıyla birlikte, gittikçe daha da zayıflamaya hatta yok olma sürecine girmeye başlamıştır. Bu süreç zarfında kendi içerisinde inatla çeşitli arayışlarla gelenekselliğini korumaya çalışan bir halk müziği, diğer tarafta kitle iletişim araçlarının ve popüler kültürün desteklemiş olduğu bir şehir halk müziğinin var olduğu görülmektedir. Gerek icra biçimleriyle, gerekse hayat buldukları ortamlarıyla birlikte bu geleneğin bizlerden sonraki nesillere aktarımını, gelenekteki ortamlarına yakın bir biçimde bırakmak bizlere düşen en önemli görevlerden biridir.

Collective Play and SIng Culture of Turkish Folk MusIc

One of the vital qualities of Turkish Folk Music is that it contains social history heritage. In this regard, products of folk music have a good number of artistic and sociologic qualifications at the same time in terms of historical context it also has a significant importance. Moreover, “icra” is the cornerstone part of Turkish Folk Music and it also reflects collective qualifications of Turkish Folk Music. Accordingly, when we cover the folk music, we should analyse correctly its musical qualifications also we should evaluate it through its historical evidences. Furthermore, when we cover the folk music, we should evaluate it according to its place of birth, place which the song was sang and also place which song reached its audience. We should not forget folk music has qualifications which can change region to region, local area to local area and it also contains very different playing style and singing style. Generally products in terms of structure and process integrated each other’s. This is important to understand correctly these products Today, Turkish folk music, because of the improper performances and practices which are not coherent with its traditional structure, estranged from its artistic nature and into entertainment music. Due to the choir concept which is not inherent in Turkish traditional folk music, in spite of the all efforts of local artists, “Collective Performance Tradition” of Turkish folk music started to be disappearing. During this process, it can be observed that, two types of folk music emerged in Turkey. First one is the folk music which is performed exactly in its traditional forms and the second one is the “urban” folk music, which is supported by the means of mass communication. In this context,transmission of this tradition, with its authentic performance forms, is one of the most important duties of our generation.

___

  • Akbıyık, Abuzer (2007); Sıra Gecesi Geleneği, İstanbul:FRS Matbaacılık.
  • Akman Ayşe (2006); “Sosyal Yaşamın Önemli Birer Unsuru Olarak Konya Oturakları ve Baranaları”, Türk Halk Kültürü Araştırmaları-2000, Ankara: Kültür ve Turizm Bakan- lığı Yayınları.
  • Eroğlu, Türker (1996); “Nevşehir ve Elazığ’da Sıra Odaları ve Kürsübaşı Sohbetleri “, I. Türk Halk Kültürü Araştırma Sonuçları Sempozyum Bildirileri II. , Ankara : Kültür Bakanlığı Yayınları:1800, HAGEM Yayınları.
  • Gökçe, Orhan (2000); “Harput’ta Eğlence Geleneği”, Elazığ Musiki Konservatuvarı Derneği Haber Bülteni, Mart-2000. 157.158.159.sayfa.
  • Güzelbey, Cemil Cahit (1987); Gaziantep’in Geçmiş Yıllardaki Eğlence Hayatı. “Erkeklerde Sıra Gezmeler” III Milletlerarası Türk Folklor Kongresi Bildirileri, III. Cilt, Kültür Bakanlığı Milli Folklor Araştırma Dairesi Yayınları, Ankara.
  • Karabulut, Murat (1989); Türk Folklorundan Derlemeler 1989 (Ayrıbasım), “Balıkesir-Pa- mukçu Kasabası Halk Müziği ve Oyunları”, Ankara: Milli Folklor Araştırma Dairesi Yayınları.
  • Öcal, Mehmet (2004); “Ahlat (Bitlis) Halk Müziği Üzerine Bir İnceleme”, Türk Halk Kültü- ründen Derlemeler 2000, Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları
  • Öcal, Mehmet (2006); “Ordu İli Halk Müziği ve Efilo (Efil Ağa) Havaları Üzerine Bir İn- celeme”, Türk Halk Kültürü Araştırmaları 2001,Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınla- rı:3050, AEGM Yayınları: 346, Süreli Yayınlar Dizisi 44, Ankara 2006, S.173-182.
  • Şenel, Süleyman (1994);“Trabzon Şehir Halk Musikisi”, Trabzon Bölgesi Halk Musikisine Giriş. İstanbul: Anadolu Sanat Yayınları.
  • Tan, Nail(1987);“Konya Oturak Âleminin Folklorik ve Turistik Değerlendirilmesi”, Türk Folkloru Araştırmaları 1987, Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Folklor Araş- tırma Dairesi Yayınları.