Ceza Hukukunda Kamu Görevlisi Kavramı

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile getirilen önemli yeniliklerden biri, özel ceza kanunları ve ceza içeren tüm kanunlar için geçerli tanımlara yer verilmiş olmasıdır. Bu tanımlardan biri de kamu görevlisi ile ilgili yapılan tanımdır. 5237 sayılı TCK”nın 6 ncı maddesine göre “kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir surette sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi” kamu gö- revlisi sayılmaktadır. Tanımdan da anlaşılacağı gibi, bir kişinin kamu görevlisi sayılması için yegane ölçüt, kişinin katıldığı faaliyetin kamusal faaliyet olmasıdır. Bunun ötesinde katıldığı faaliyete sağladığı katkının niteliği, bu faaliyet icrasındaki konumu ve faaliyete ne suretle katıldığının bir önemi bulunmamaktadır. 5237 sayılı TCK”nın 6 ncı maddesindeki kamu görevlisi kavramı, 765 sayılı TCK döneminde geçerli olan memur kavramından daha geniş bir kavramdır. Kamusal faaliyete katılan herkes, statüsüne ve faaliyete sağladığı katkının niteliğine bakılmaksızın kamu görevlisi sayılmaktadır. Bu çerçevede 765 sayılı TCK’nın uygulandığı dönemde ortaya çıkan bir kısım adaletsizlikler, yeni düzenlemeyle bertaraf edilmiş ve kamusal faaliyete katılan herkesin ceza hukuku açısından aynı hukuki rejim tabi olması sağlanmıştır. Ayrıca 5237 sayılı TCK’nın altıncı maddesinde yapılan kamu görevlisi tanımı ile, Anayasanın 128 inci maddesindeki kamu görevlisi tabirinin kapsamına yaklaşıldığı bu anlamda hukuk düzeni içinde nispi de olsa bir yeknesaklığın sağlandığını söylemek mümkündür.

One of the innovations brought about with the new Turkish Penal Code (TPC) No. 5237 was the introduction of definitions for special penal codes as well as all codes involving penalty. One of these definitions is regarding with public officials. Section 6 of TPC No. 5237 defines “public officer” as “any person who is elected or elected in any other way to carry out a public activity temporarily, permanently, or for a specified period of time”. As clearly stated in the definition, the only criterion for an individual to be regarded as a public officer is that the person must be engaged in a public activity . Other than this, the individual’s status in this public engagement or the nature of his/her engagement legally has no value in terms of the definition of “public officer”. Definition of “public officer” in Article 6 of TPC No. 5237 has a wider scope compared to “civil servant” definition of TPC No. 765. In this definition of TPC No.5237, everybody participating in a public engagement is regarded as “public officer” irrespective of his/her status in this engagement and the quality of his/her contribution. In this regard, some injustices occurred as part of old TPC No. 765 have been eliminated and everybody who is engaged in a public activity are legally treated equally in terms of the criminal law. The definition of “public official” provided in Article 6 of TPC No. 5237 is in parallel with the concept of “public officer” cited in Article 128 of the Turkish Constitution, which denotes a relative uniformity in the legal system.