DEVLET KUŞU ROMANINDA SINIF ÇATIŞMASI

Karl Marxın 1848 yılında Friedrich Engelsle birlikte yazdığı Komünist Manifesto; toplumların tarihsel gelişimini siyasi ve ekonomik gelişmelerle açıklayan bir düşünce olarak kısa sayılabilecek bir zaman dilimi içerisinde insanlığı ve düşünce dünyasını derinden etkiledi. Çoğu zaman Marksizm olarak ifade edilen bu düşünce, sistemleşerek siyaset ve ekonomi dışında tarih, felsefe, psikoloji, antropoloji, arkeoloji gibi birçok bilimi etkileyerek bir düşünce yöntemine ve bilimsel bir ön kabule dönüştü. Bu düşünce Türk Edebiyatında Orhan Kemal başta olmak üzere Toplumsal Gerçekçiliği savunan edebiyatçıların eserlerinin ana damarını oluşturmuştur. Orhan Kemal, taşradan büyük şehirlere göç eden ve şehrin varoşlarında yaşama tutunmaya çalışan insanların yaşadıkları yozlaşmayı, geçim sıkıntısı ve bunalımları hemen tüm eserlerinde ortaya koyan bir yazardır. Romanlarında başarılı psikolojik tahlilleri, realist gözlemleri, sokağı yansıttığı tablolarıyla modern hayata geçiş yıllarına adeta ayna tutar. Devlet Kuşu romanı da 60lı yılların Türkiyesinde sık görülen ve ekonomik dengesizlik başta olmak üzere kültürel ve sosyal çatışmaların ele alındığı bir roman olarak güncelliğini koruyagelmektedir. Bu bildiride Devlet Kuşu romanında öne çıkan sınıf çatışmasının sosyolojik ve psikolojik boyutları dönem koşulları da göz önüne alınarak ortaya konmaya çalışılacaktır. Bu düşünce yapısının günümüz Türk Romanına yansımaları da değerlendirilecektir.

CLASS CONFLICT IN THE NOVEL ‘DEVLET KUŞU

The Communist Manifesto written by Karl Marx along with Friedrich Engels in 1848, influenced humanity and world of thought deeply within a short period of time by means of a frame of mind which explains historical development of societies through political and economic developments. This frame of mind being mostly called as Marxism has been systemized and turned into a thought method and scientific preliminary acceptance by influencing many science fields such as history, philosophy, anthropology, archeology apart from politics and economy. This frame of mind has constituted the mother lode in artistic works of the men of literature who advocate Social Reality in Turkish Literature; such as Orhan Kemal, being in the first place, Kemal Tahir, Yaşar Kemal, Fakir Baykurt, Sabahattin Ali, Hasan Hüseyin. Orhan Kemal is an author who narrated corruption, financial hardship and depressions of people who migrate from rural to big cities and make effort to hold on to the life in suburbs of city in almost each of his works. Thanks to his successful psychological analyses, realist observations, pictures reflecting the street life, the author mirrors the years of transition to modern life. Devlet Kuşu keeps up-to-date as a novel which discusses economic unbalance, being in the first place, cultural and social conflicts being experienced frequently in Turkey during 60s. This paper aims to reveal sociologic and psychological dimensions of class conflict which stands forefront in the novel Devlet Kuşu within the consideration of the conditions of the related period. The reflections of this frame of mind into Turkish Novel will be assessed as well.